Gazze’ye havadan 14 ton yardım ulaştırıldı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları sürerken, bölgedeki insani kriz derinleşiyor. Açlık ve yetersiz gıda temini, bölgedeki binlerce Filistinlinin hayatta kalma mücadelesini zorlaştırıyor. Bu dramatik ortamda, uluslararası toplum ve çeşitli ülkeler Gazze’ye yardım göndermeyi sürdürüyor. Almanya, Fransa ve Ürdün gibi ülkelerin ortak çabalarıyla gerçekleştirilen hava operasyonları, bölgedeki insani duruma bir nebze de olsa katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Almanya Savunma Bakanlığından yapılan resmi açıklamada, Ürdün Haşimi Hayır Kurumu (JHCO) tarafından sağlanan yaklaşık 14 tonluk yardım malzemelerinin, iki ayrı hava operasyonu ile bölgeye ulaştırıldığı bildirildi. Bu yardım paketleri, temel gıda maddeleri, ilaçlar ve süt tozlarından oluşuyor. Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius, yaptığı açıklamada, “Yiyecek ve ilaç sıkıntısı ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Çocuklar da dahil olmak üzere çok sayıda Filistinli hayatta kalma mücadelesi veriyor. Havadan yapılan yardımlar, halkın ihtiyaçlarının yalnızca küçük bir kısmını karşılayabiliyor. Umudumuz, İsrail’in uzun süredir devam eden şiddetli saldırılar sonrası Gazze halkı için kapsamlı insani yardım sağlamasıdır” ifadelerini kullandı.

Uluslararası ve Bölgesel Yardımların Durumu

Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul ise, havadan yapılan yardımların karadan ulaştırılanlar kadar etkili olamayacağına dikkat çekti. Wadephul, “Yardım malzemeleri insanlara yeterli düzeyde ulaşabiliyor, ancak kara yolu ile ulaşım, bu malzemelerin dağıtımı açısından hayati öneme sahip. Bu yüzden İsrail hükümetine, Birleşmiş Milletler ve uluslararası yardım kuruluşlarının güvenli erişimini ve dağıtımını sağlaması çağrısında bulunuyoruz” şeklinde konuştu.

Görüntüleri takip eden uçuş verileri, Cuma günü Almanya Hava Kuvvetleri’ne ait iki A400M nakliye uçağının, Fransız ve İspanyol savaş uçaklarıyla birlikte Gazze’ye yardım malzemeleri bıraktığını ve ardından Ürdün’e dönüş yaptığını gösteriyor. Bu operasyonlar, bölgedeki insani yardım çalışmalarının devam ettiğine işaret ediyor.

İnsan Hakları ve Yardım Dağıtımındaki Eleştiriler

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Kriz ve Çatışma Müdür Yardımcısı Belkis Wille, İsrail’in saldırılarının yanı sıra, açlığı araç olarak kullanma stratejisini eleştirdi. Wille yaptığı açıklamada, “ABD destekli İsrail güçleri ve paralı askerler, kusurlu ve kontrolsüz bir yardım dağıtım sistemi kurarak, yardım çalışmalarını günlük katliamlara dönüştürüyor. İsrail ordusu, kasıtlı olarak Filistinli sivilleri aç bırakmakla kalmıyor, aynı zamanda aileleriyle birlikte yemek arayan çaresiz insanları neredeyse her gün kurşunlara diziyor” dedi.

Wille, bölge ülkelerinin, İsrailli yetkilileri, Filistinli sivilleri kontrol altına almak ve öldürmek için orantısız güç kullanmaktan vazgeçmeye zorlaması gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, “Kusurlu yardım dağıtım sisteminin sona erdirilmesi ve BM ile diğer insani yardım kuruluşlarının bölgedeki faaliyetlerine engel olunmaması gerekiyor. Uluslararası Adalet Mahkemesi’nin Güney Afrika’nın İsrail’e karşı yürüttüğü soykırım davasında verdiği kararlar, insani yardım çalışmalarının standardını ve yeterliliğini açıkça ortaya koymaktadır. Bu çalışmalar, bölgedeki nüfusun temel ihtiyaçlarını karşılamaya devam etmelidir” ifadelerini kullandı.

Yardım Çalışmalarında Yaşanan Zorluklar ve Can Kaybı

İsrail, Birleşmiş Milletler’in Gazze’deki insani yardım girişimlerini ciddi biçimde engelledi ve yaklaşık iki aydır bölgeye girişleri yasakladı. Bu durum, bölgedeki gıda, ilaç ve temel ihtiyaç maddelerinin kıtlığını derinleştiriyor. Uluslararası toplumun tepkisi üzerine İsrail ve ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF), bölgeye yardım malzemesi dağıtımı yapmaya başladı. Ancak, bu çalışmalar sırasında Filistinli sivillere yönelik saldırılar devam ediyor ve yardım noktalarında çatışmalar yaşanıyor.

Filistin Sağlık Bakanlığı’nın dün açıkladığı verilere göre, yardım dağıtımlarında hayatını kaybedenlerin sayısı 1.330’a yükselirken, yaralananların sayısı ise 8.818’e ulaştı. Bu kayıplar, bölgedeki insani krizin ne denli ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor ve uluslararası toplumun acil önlem alması gerektiğini gösteriyor.