İsrail ordusu yetkilileri, şu ana kadar refakatçileriyle birlikte yaklaşık 34 bin kişinin tıbbi yardım sağlanması amacıyla Gazze’den çıkarıldığını duyurdu. Dünya Sağlık Örgütü ise, acil tıbbi tahliyeye ihtiyaç duyan kişi sayısının 14 bin 800 olduğunu belirtiyor. Çocuklar arasında tahliye edilmeden hayatını kaybedenler de bulunuyor. Gazze’den yaralı çocukların tahliyesi ise, uzun ve karmaşık bir prosedürü gerektiriyor.
Bu prosedür, öncelikle uzun bir bekleme listesi ve ardından doktor kontrolü ile sevki detaylandırıyor. Sevkin onay süreci, Gazze’deki Sağlık Bakanlığı tarafından gerçekleştirildikten sonra, İsrail güvenlik birimlerinin, tahliye edilecek kişinin Hamas bağlantılı olmadığına dair güvenlik taramasını yapması gerekiyor. Ayrıca, Gazze’deki yaralılar için en büyük sorunlardan biri de uygun ülkelerin azlığıdır. Avrupa Birliği ülkeleri, şu ana kadar yalnızca 280 kişiyi kabul ederken, ABD’de bu sayı 28 ile kısıtlı kalıyor.
En fazla tıbbi tahliye, Gazze sınırındaki Mısır’a gerçekleşiyor. Bazı ülkeler ise, yüksek sayıda hastanın kabul edilmesinin, İsrail’in Gazze’yi boşaltmayı planladığı etnik temizlik stratejisine destek olabileceği endişesiyle temkinli davranıyor.
Filistin Tanınmasına Karşı İsrail’den Batı Şeria’da İlhak Planları
ABD, İngiltere, Fransa ve Avustralya gibi ülkelerin, eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin devletini tanıma kararı alması halinde, İsrail yönetiminin bu duruma karşılık olarak Batı Şeria’yı ilhak etmeye yönelik gizli toplantılar düzenlediği iddia ediliyor. Yedioth Ahronoth gazetesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve üst düzey bakanların, Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerinin ilhak edilmesi konusunda özel toplantılar gerçekleştirdiğini aktardı.
Habere göre, Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer bu ilhak adımını desteklemekte iken, aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in baskı kurduğu ve ilhahe ilişkin girişimi desteklediği belirtiliyor. Öte yandan, Dışişleri Bakanı Gideon Saar ise Avrupa’nın olası tepkileri konusunda uyarılar yaptı.
Hangi Bölgelerin İlhakı Tartışılıyor?
Toplantıda hem sadece yerleşim birimlerinin hem de ‘C bölgesi’, Ürdün Vadisi veya Filistin’e ait alanlar gibi bölgesel bağlantıyı koparmayı amaçlayan açık arazilerin ilhak edilip edilmeyeceği konusunda ciddi bir tartışma yapıldı. Netanyahu, BM Genel Kurulu’nu beklemeyi tercih ederken, ilhak planlarının 2026 seçimleri için bir koz olarak kullanılabileceği düşünülüyor. Ayrıca, İsrail parlamentosu Knesset, Temmuz ayında Batı Şeria’nın ilhakını destekleyen bir önergeyi onaylamıştı.
İran ve İsrail Arasındaki Güvenlik Operasyonu
ABD’nin New York Times gazetesi, İsrail’in İranlı üst düzey yetkililere yönelik yaptığı saldırıların detaylarını paylaştı. Bu saldırılar, İran’da oluşan casusluk korkusunu artırdı ve birçok kişinin yargılanmasına yol açtı. Saldırılar sırasında, İran’daki bazı önemli figürlerin toplantılarına, cep telefonu sinyallerinin sızmasıyla ulaşıldığı öne sürüldü.
16 Haziran’da gerçekleşen saldırı ve arka planı hakkında bilgiler veren haberde, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Meclis Başkanı ve önemli diğer isimlerin katıldığı toplantıya yapılan saldırı anlatılıyor. Toplantıya katılanlar telefon taşımazken, korumaların cep telefonlarının sızmasıyla yer ve zaman tespiti gerçekleştirildi.
Güvenlik Açıklarının ve Artan Tehditlerin Yüzeye Çıkması
İsrail kaynakları, yüksek seviyedeki koruma kullanımının, güvenlik zafiyetlerine yol açtığını ve bu açıktan dolayı, üst düzey yetkililerin daha rahat hareket edebildiklerini belirtti. Bir İsrailli yetkili, “Bu kadar çok koruma kullanmak, büyük ölçüde onların güvenliği adına zorunluluktan kaynaklandı ve biz de bu durumu avantajımıza çevirdik” şeklinde görüş bildirdi.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!