Fenerbahçe, Jose Mourinho ile yapılan resmi açıklamayla teknik direktörlük ilişkisini sonlandırdığını duyurdu. Sarı lacivertlilerin sosyal medya hesabından paylaşılan açıklamada, “Profesyonel Futbol A Takımımızın 2024-2025 sezonundan itibaren teknik direktörlük görevini yürüten Jose Mourinho ile yollarımız ayrılmıştır.” ifadeleri kullanıldı. Ayrıca, kendisine bugüne kadar verdiği emekler için teşekkür edilerek, gelecek kariyerinde başarılar dilendi.
Bu kararın arka planında ise uzun süredir devam eden sorunlar ve alınan ciddi kararlar yer alıyor. Son dönemde yaşanan gelişmeler, kulüp içi yaşanan gruplaşmalara ve teknik direktörün takımla bağlarının zayıflamasına işaret ediyordu. Zamanla teknik heyet ve futbolcular arasında kopukluklar yaşandı ve bu durum, kulüp yönetimi tarafından da gözlemlendi.
Mehmet Arslan’dan Analiz: Ilıcalı Haklı Çıktı
Tanınmış Hürriyet Spor yazarı Mehmet Arslan, köşesinde bu ayrılığın nedenlerini detaylandırdı. Acun Ilıcalı’nın öngörüleri üzerine yaptığı değerlendirmede, Ilıcalı’nın, Mourinho konusunda büyük bir inanç kaybı yaşandığını ve bu yüzden de görevi bıraktığını belirtti. İlginç bir şekilde, Arslan, Ilıcalı’yı şu sözlerle tanımladı: “En umutsuz anlarda bile çözüme ulaşmayı arzulayan, çözüm odaklı bir iş insanıdır. Ancak kulüp yönetiminde Mourinho’ya olan güven zamanla eridi.”
Koç’un en önemli seçimlerinden biri olan Mourinho planları, aslında beklenmedik bir biçimde başarısızlıkla sonuçlandı ve Ilıcalı’nın, bu süreçte yaptığı uyarılar daha sonra haklı çıktı. İlginçtir ki, Ilıcalı’nın yönetime yaptığı önerilere rağmen, Mourinho’nun takımdan uzaklaştırılması gerçekleşmedi ve bu durum kulübü ileriye dönük ciddi bir kriz noktasına getirdi.

Eleştiriler ve Problemler
- İlişkilerin kopması: Mourinho’nun takıma ve oyunculara olan bağları tamamen kopmuştu.
- Gelecek adına kötü sinyaller: Fenerbahçe’nin futbol anlayışında ve genel duruşunda olumsuz işaretler belirmekteydi.
- Takım içi uyum sorunları: Savunma anlayışında yaşanan sorunlar ve takımın ruhuyla uyumsuz davranışlar hakim olmuştu.
- Yerli oyuncularla bağlar: Yerlilerin takımdaki konumu ve iletişimi büyük ölçüde zayıflamıştı.
- Gruplaşmalar: Yerlilerin dışlanması, takım içinde gruplaşmalara yol açmıştı.
- Sorumluluk almayan yönetim: Her başarısızlıkta, yönetim sorumluluk almaktan kaçınıyor ve suçlamaları başka yere yönlendiriyordu.
İşlerin Son Durumu
Gerçekler, geçtiğimiz sezon sonunda yapılan toplantılarda kulüp yönetimine iletildi. Bir noktada başkanın ikna olacağı iddia edilirken, Haziran ayında Londra’da gerçekleştirilen görüşmede Mourinho’nun ikna edilmesiyle süreç devam etti. Ancak, Samandıra’da yaşanan gruplaşma ve oyuncuların veto uygulamaları, bu ikiliği zayıflattı.
En önemlisi ise, belki de son 20 yılın en kritik karşılaşması sayılan Benfica maçının kaybedilmesi oldu. Zaman, Ilıcalı’nın öngörülerini ve uyarılarını doğrular nitelikteydi ve sezon sonunda Ilıcalı’nın önerdiği, ancak gerçekleşmeyen Mourinho kararının, sezonun başında büyük bir krize neden olmasıyla sonuçlandı.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!