40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Çin, NATO’nun 5. maddesine benzer güvenlik garantilerinin sağlanacağı iddiasıyla Ukrayna’ya barış gücü askeri göndermeye hazır olduğunu açıkladı. Alman gazetesi Welt am Sonntag’da yer alan habere göre, Avrupa Birliği (AB) diplomatları, bu önerinin yalnızca BM’nin resmi yetkilendirmesiyle gerçekleşebileceğini belirtti ve Pekin yönetiminin bu konudaki sürpriz duyurusuna temkinli yaklaştı.
AB ve Çin Arasındaki Güvenlik Tartışmaları
Diplomatlara göre Çin, yalnızca BM tarafından resmi olarak yetkilendirilmesi halinde barış gücü askerlerini Ukrayna’ya gönderecek. Ancak AB içindeki birçok yetkili, Pekin’in bu teklife nötr kalmak yerine Moskova ile yakın durmayı tercih edebileceği endişesini taşıyor. Brüksel’deki yetkililer, Çin’in bu adımını meşrulaştırmanın zorluklar içerdiğini dile getiriyor.
BM Yetkisi ve AB Perspektifi
Birçok AB ülkesi, bu tip bir barış gücüne resmi BM yetkilendirmesi olmadan sıcak bakmıyor. Uzun süredir aktif diplomatik girişimlerde bulunan İtalya, bu konudaki kararlı duruşunu sürdürüyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, güvenlik garantilerinin Moskova ve Pekin’in katılımı olmadan gerçekleştirilemeyeceğini dile getirdi. Lavrov, “Batı, Rusya olmadan güvenlik garantileri üzerinde ciddi bir tartışma yürütemez” ifadelerini kullandı.
Zelenski’den Çin’e Yönelik Eleştiri
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenski, Lavrov’un Çin’in sürece dahil edilmesi çağrılarına olumsuz yanıt verdi. Zelenski, “Güvenlik garantilerine yalnızca yardıma hazır ülkelerden almak istiyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Çin’in Destek Politikası ve Rusya ile İlişkiler
Pekin yönetiminin savaş boyunca Moskova’ya milyarlarca dolarlık petrol alımı ve elektronik bileşen tedarikiyle destek sağladığı öne sürüldü. Çin ve Rusya, ilişkilerini “sınırsız ortaklık” olarak tanımlayarak, iki tarafınış güçlerini pekiştirdi.
Batılı ülkelerin Ukrayna’ya sunduğu güvenlik garantileri, sadece askeri destekle sınırlı değil. NATO’nun 5. maddesine benzer şekilde, bu garantiler oldukça kapsamlı ve çok yönlü bir güvence mekanizması içeriyor. ABD ve Almanya’nın da içinde bulunduğu G7 ülkeleri, 2023 Temmuz ayında bu garantileri ilan etti. Ayrıca, 2024 Temmuz sonunda yayımlanan “AB ve Ukrayna Arasındaki Ortak Güvenlik Taahhütleri” belgesi, bu destekleri pekiştirdi.
Bu garantiler, Ukrayna’nın ordu eğitimi, silah tedariki, savunma sanayisinin güçlendirilmesi, istihbarat paylaşımı, ekonomik yaptırımlar ve Kiev’in zamanla Avrupa Birliği üyeliği sürecini içermektedir.
Avrupa ülkeleri, olası bir saldırıya karşı üç katmanlı bir savunma stratejisi üzerine çalışıyor. Buna göre:
Brüksel’deki diplomatlar, çatışma durumu oluşursa insansız hava araçlarının gözetim amaçlı kullanılabileceğini, Minsk Anlaşmaları doğrultusunda ihlallerin kaydedilip raporlanabileceğine dikkat çekti. Ayrıca, askerlerin müdahalesini içeren görevler de gündemdeki yerini aldı.
Brüksel’deki NATO merkezinde, ABD’nin Avrupa’daki asker sayısını azaltma planları yakından takip ediliyor. Planların Eylül ayı başında açıklanması bekleniyordu; ancak son bilgeler, bu kararın Eylül ortasında Rusya ve Belarus’un ortak “Zapad” tatbikatı sonrasına bırakıldığını gösteriyor.
Washington yönetimince, yaklaşık 100.000 askerden 40.000 ile 70.000 arasında bir kısmın geri çekilmesi değerlendirilmektedir. Bu askerlerin bir bölümü, ABD toprakları üzerinde sınır güvenliği ve şehir içi kamu düzeni sağlama görevlerine kaydırılacak. Aynı zamanda, NATO savunma planları da güncelleniyor ve 2027 yerine daha erken tarihlerde yenilenmesi öngörülüyor. Almanya’nın Bundeswehr’e yeni sorumluluklar alması da planlar arasında yer alıyor.
Ukrayna Bayrak Günü Vesilesiyle Zelenski’den Duygusal Anlamlar
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.