‘3-5 yılda yeşillenir belki ama ekosistem tarumar oldu’

Sadece Türkiye değil, dünyanın her yerinde orman yangınları hız kesmeden devam ediyor. Ülkemizde kanun gereği yanan alanlara 1 yıl içinde fidan dikilmesi gerekiyor. Fakat yanan ormanların hem ekonomimize, hem psikolojimize hem de ekosisteme zararı büyük.

Yaz mevsiminin beraberinde getirdiği orman yangınları, toplumda büyük endişe uyandırıyor. İzmir, Bursa, Çanakkale gibi pek çok ilimizde ardışık yangın olayları yaşanırken, dünya genelinde de benzer durumlar söz konusu. ABD, Kanada, Yunanistan ve İspanya gibi ülkelerde de yangınlarla mücadele devam ediyor. Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2025 yılı itibarıyla toplam 5.043 yangın çıktı; bunların 2.159'u orman alanında, 2.884'ü ise orman dışı alanlarda meydana geldi. Bu yangınlarda yaklaşık 57.814 hektar orman alanı zarar gördü ve yanan ağaç sayısı ise netleşmek için saha tespitlerini bekliyor.

Yanan ormanların ekonomik ve psikolojik etkileri büyük olmakla birlikte, uzmanlar ekosistemin kendine gelmesi için uzun zaman gerektiğini belirtiyor. Orman Mühendisleri Odası Başkanı Hasan Türkyılmaz: "Yanan alanlarda 20 yıl içinde genç ormanlar oluşabilir, ancak ekosistemin tamamen kendine gelmesi ise 100 yıl sürer. Matbu yangınların yanı sıra büyük çaplı 20 yangın, ekosisteme ciddi zarar veriyor" diyor. Türkiye’de ki bu yıl çıkan 3 binden fazla yangının %92’si insan kaynaklı iken, doğal sebepler %8 civarında kalıyor. Anız, izmarit, çöp gibi insani kaynaklar yangınlara yol açarken, dikkatsizlik ve ihmal bu oranların %40’ını oluşturuyor. Kaza kaynaklı yangınlar ise yaklaşık %13 ile daha düşük bir orana sahip.

Yangınların Ekonomik ve Ekosisteme Etkisi

Ormanların tamamen kül olması henüz net olarak hesaplanmamakla beraber, ekonomik kayıplar çok büyük boyutta. Hasan Türkyılmaz: "Yanan alanların bir kısmı tekrar orman olurken, bu süreç 3-5 yıl içinde tamamlanır; ancak ormanın kendine gelmesi ise yaklaşık 100 yıl sürer." Yangını önlemek adına alınan tedbirlerin maliyeti, yangın çıktıktan sonra müdahale maliyetinin sadece onda biri kadardır. Yangın söndürme maliyetiyle önleme maliyetleri karşılaştırıldığında, ciddi farklar göze çarpar. Ayrıca, yanan alanlarda 1 yıl içinde tohum ekimi veya fidan dikimiyle yeniden yeşillendirme çalışmaları yapılırken, bu alanlar 2026 sonuna kadar ormanla kaplanmalı. Tüm bu çabalar, uzun vadeli ekonomik ve ekolojik kayıpları azaltmayı amaçlamaktadır.




Alınması Gereken Önlemler

Psikolojik Destek ve Toplumsal Dayanışma

Yangınlar ve doğal afetler, ruh sağlığı üzerinde ciddi etkiler bırakıyor. Türkiye Psikiyatri Derneği: "Doğru bilgiye ulaşmak zorlaşırken, afet görüntülerinin internet ortamında bolca ve ayrıntılı paylaşılması, ruhsal etkileri artırıyor. Riski algılamak ve başa çıkabilmek için, kişilerin günlük rutinlerine devam etmeleri ve psikolojik destek almaları önemlidir." Hissettiğiniz endişe ve stresleri, zamanla atlatmak ve yaşam kalitenizi korumak adına, rutinlerinize sadık kalmanız tavsiye edilir.

Elektrik ve Altyapı Sorunları

Hasan Türkyılmaz: “Elektrik nakil hatlarının eski olması ve tamir edilmemesi de yangınların çıkmasında rol oynuyor. Özelleştirilen elektrik şirketlerinin, hatların bakımını ve yenilenmesini zamanında yapması gerek. Elektrik hatlarının, yangın riskine karşı düzenli şekilde bakımı ve yenilenmesi, yangınlarda pay sahibi olmalığı azaltır.”

Orman Teşkilatının Müdahale Gücü

Türkiye’de orman yangınlarına müdahale kapasitesi oldukça geniş ve gelişmiş durumda:

Geleceğe Dair Endişeler ve Uzun Vadeli Süreç

Şu anda hem dünyada hem de Türkiye’de orman yangını salgını benzeri bir durum söz konusu. Kanada, Brezilya, Rusya ve ABD gibi büyük ormanlara sahip ülkelerde de yangınlar yaşanıyor. Kanada’nın yaklaşık 362 milyon hektar orman alanının 6,3 milyon hektarı yandı; toplam ormanın %1,73’ü etkilendi. Rusya’da ise 629 bin hektar orman kül oldu. Türkiye’de ise genellikle yangınlar 10 hektar büyüklüğüne ulaşmadan, kontrol altına alınıyor. Ancak büyük ve ekosisteme zarar veren yangınlar, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle birlikte artıyor. Bu yangınların, tekrar eski sağlıklı ekosisteme dönüşü ise en az 100 yıl alacak. Nispeten genç ormanlar 20 yıl sonra oluşabilir, fakat esas ekosistemin tamamen kendine gelmesi ise uzun zaman alacak.

İklim değişikliği ve küresel ısınma ile mücadele edilmediği takdirde, ormanların ve ekosistemin kaybı devam edecek ve bu durum hem doğa hem de insanlık açısından büyük bir tehdit olmaya devam edecek.