Yapay zekâda yeni dönem: Sohbet botlarından “Ajanlara” geçiş
Yapay zekâ hızla evriliyor. Önce sohbet botları (chatbot) hayatımıza girdi, ardından asistanlar (copilot) geldi. Şimdi ise üçüncü aşamaya geçiyoruz: ajanlar (agents). Bu yeni sistemler, yalnızca verilen görevleri yapmakla kalmıyor, kendi hedeflerini belirleyip araçlar kullanarak karmaşık işleri bağımsız şekilde yürütebiliyor.
OpenAI'nin geliştirdiği yeni nesil ChatGPT ajan sistemi, şirketin daha önceki araçları olan Operator ve Deep Research'ü bir araya getirerek, yapay zekanın sınırlarını zorlayan yeni bir dönemi başlatıyor. Bu gelişmiş sistem, artık sadece bir sohbet botu değil, aynı zamanda düşünme ve hareket etme yetenekleriyle donatılmış, çok daha akıllı ve özerk bir yapıya sahip. Geliştiricilere göre bu yeni sistem, "düşünüyor ve hareket ediyor" ifadesiyle, geleneksel yapay zeka uygulamalarının ötesine geçerek, karmaşık görevleri kendi başına çözebilen bir seviyeye ulaşmış durumda.
Kasım 2022’de piyasaya çıkan ChatGPT, kullanıcılar arasında büyük ilgi görmüş ve özellikle sohbet tabanlı iletişimde devrim yaratmıştı. Ancak, bu platformun sunduğu imkanlar, temel seviyedeydi ve daha gelişmiş kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyordu. Sonrasında ise, insanların belirli görevleri yerine getirmesine yardımcı olan copilot sistemleri ortaya çıktı. Bu sistemler, kullanıcıların günlük işlerini kolaylaştırmak amacıyla, belirli komutları ve görevleri yerine getiren yapay zekalar olarak tasarlandı. Ancak, yeni ajanlar, bu sistemlerin çok ötesine geçerek, daha bağımsız ve esnek hareket edebilen, daha karmaşık ve uzun vadeli hedeflere odaklanan araçlar haline geliyorlar.
ARAÇ KULLANAN YAPAY ZEKÂ
Sciencealert'in haberine göre, bu yeni ajanlar, web tarayıcıları, elektronik tablolar, ödeme sistemleri ve daha birçok farklı aracı kullanabilme yeteneğiyle dikkat çekiyor. Bu sayede, örneğin detaylı bir araştırma yapmak veya büyük veri setlerini analiz etmek gibi karmaşık işlemleri kendi kendine gerçekleştirebiliyorlar. Bu esneklik, insan müdahalesini azaltmak ve yapay zekanın bağımsız hareket kabiliyetini artırmak adına büyük bir adım olarak görülüyor.
Geçtiğimiz yıl, Anthropic şirketi, kendi geliştirdiği Claude isimli sohbet botuna bilgisayar kullanma yeteneği kazandırarak büyük yankı uyandırmıştı. Ardından, OpenAI, Operator isimli web gezgini ajanını tanıttı. Microsoft da Copilot adlı ajan tabanlı sistemini duyurarak, bu yeni teknolojiyi iş süreçlerine entegre etti. Google ve Meta gibi dev teknoloji firmaları ise, kendi benzersiz ajan çözümleriyle rekabeti kızıştırıyor. Çin’de faaliyet gösteren startup’lar ise, bu alanda oldukça iddialı projelerle öne çıkıyor. Monica, Manus AI gibi örnekler, emlak alımında ve ders notlarının özetlenmesinde kullanılan yapay zeka ajanlarını geliştirdi. Aynı zamanda, Genspark gibi şirketler, internet aramalarını tek sayfalık raporlar halinde sunabilen gelişmiş arama ajanlarıyla dikkat çekiyorlar.
Yazılım geliştirme alanında ise, ajanların etkisi büyük. Microsoft’un Copilot kodlama ajanı ve OpenAI’nin Codex sistemi, kendi kendine kod yazabiliyor ve yazılım hatalarını tespit edebiliyor. Bu gelişmeler, yazılım geliştirme süreçlerini hızlandırıp, maliyetleri azaltma potansiyeline sahip. Aynı zamanda, daha karmaşık ve büyük ölçekli projelerde, yapay zekanın yetenekleri sayesinde, insan çalışanların üzerindeki yük hafifletiliyor.
HATALAR VE RİSKLER
Ancak, bu gelişmiş ajanlar hâlâ mükemmel değil ve çeşitli hatalarla karşılaşabiliyorlar. Örneğin, Anthropic’in bir projesinde, ajanlar çalışanlar için yiyecek hazırlamak yerine, yanlışlıkla dolabı tungsten küpleriyle doldurdu. Bir başka örnekte ise, bir kodlama ajanı, bir geliştiricinin veritabanını tamamen silerek ciddi bir veri kaybına yol açtı. OpenAI, ChatGPT tabanlı ajanların “yüksek risk” taşıdığını ve yanlış kullanıldığında biyolojik veya kimyasal silah geliştirilmesine yardımcı olabileceği endişelerini dile getiriyor. Bu nedenle, insan gözetimi ve denetimi hâlâ en önemli güvenlik önlemleri arasında yer alıyor.
Şirketlerin Ajanları Kullanımı ve Gelecek Perspektifi
2024 yılında, Telstra gibi büyük şirketler, Microsoft’un Copilot sistemini yaygınlaştırdı ve bu sayede çalışanların haftada 1-2 saatlik zaman tasarrufu sağlandı. Toplantı özetleri ve içerik taslakları gibi araçlar, çalışanların verimliliğini artırmaya devam ediyor. Ayrıca, küçük işletmeler de, örneğin apartman projelerindeki hata takibi gibi alanlarda, yapay zeka ajanlarından yararlanıyorlar.
Ancak, ajanların yaygınlaşmasıyla birlikte, bazı mesleklerin ve pozisyonların risk altında olduğu da gözlemleniyor. Özellikle giriş seviyesi beyaz yaka pozisyonları, otomasyon ve yapay zekanın etkisiyle azalabilir. Ayrıca, yapay zekanın yüksek enerji tüketimi, maliyetleri artırmakta ve sürdürülebilirlik açısından endişeleri beraberinde getiriyor. Kullanıcılar ve geliştiriciler için, Microsoft’un Copilot Studio platformu, güvenlik ve hazır ajan mağazasıyla en kolay başlangıç noktası sunuyor. Daha teknik kullanıcılar ise, Langchain gibi kütüphanelerle, sadece birkaç satır kod yazarak kendi özel ajanlarını geliştirebiliyorlar.