DOLAR

40,2607$% 0.13

EURO

46,7252% 0.08

GRAM ALTIN

4.320,96%0,56

ÇEYREK ALTIN

7.017,00%0,27

TAM ALTIN

27.981,00%0,27

BİST100

10.219,40%-0,06

Sabah Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 31°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
Güncellenme - 28 Temmuz 2025 08:20
Yayınlanma - 28 Temmuz 2025 08:20

Yapay Zekâ İşin Anlamını Kökten Değiştiriyor

Yapay zekâ teknolojileri, yalnızca iş süreçlerini köklü biçimde dönüştürmekle kalmıyor, aynı zamanda çalışma kavramını, insan emeğine olan bakış açısını ve organizasyonların iş yapış biçimlerini yeniden şekillendiriyor. Bu dönüşüm sürecinde CEO’lar ve işletme liderleri, yapay zekânın sağladığı verimlilik ve maliyet avantajlarını bir fırsat olarak görürken, sahada çalışan pek çok birey ise bu gelişmeleri farklı bir perspektiften, “zorunlu çalışma ortamlarının yeni dönemi” olarak algılamaya başladı. Temmuz ayı boyunca farklı sektörlerden uzmanlarla gerçekleştirilen derinlemesine görüşmeler, yapay zekâ tabanlı iş modellerinin, görünürdeki avantajlarının yanı sıra, çok katmanlı ve çelişkili etkilerini de açıkça ortaya koyuyor. Artan verimlilik ve kâr odaklı gelişmelerle birlikte, istihdamda yaşanan azalma, hak ihlalleri ve insan emeğinin değersizleşmesine dair endişeler de giderek daha fazla gündeme geliyor.

Yapay Zekâ İşin Anlamını Kökten Değiştiriyor

Yönetici Gözünden: Verimlilik ve Tasarruf Yarışı

Şirket yöneticileri için yapay zekâ, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan vazgeçilmez bir araç haline gelirken, bu teknolojiyi kullanma biçimleri, çalışma yaşamında köklü değişiklikler yaratıyor. Danışman ve CEO Elijah Clark, birçok çalışan yerine algoritmaların tercih edilmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “AI grev yapmaz, zam talep etmez,” ifadesiyle, teknolojinin insan yerine geçerek maliyetleri düşürme amacını ortaya koyuyor. Clark, kendi liderliğindeki ekibin 27 öğrencisini yapay zekâya devrederek, operasyonların daha verimli hale geldiğini ve çalışanların yerine algoritmaların geçtiğini anlatıyor. Benzer şekilde, küresel danışman Peter Miscovich de AI’nin, son 50 yılda süregelen “baş sayısından kopuş” eğilimini hızlandırdığını ve yeni nesil ofislerin, adeta otel konforunda, çalışanların motivasyonunu arttıracak şekilde tasarlandığını belirtiyor. Ancak, Miscovich’in de vurguladığı gibi, bu yeni vizyonun arkasında, %40’a varan işten çıkarma planlarının ve maliyetleri azaltmaya yönelik stratejilerin yattığını görmek gerekiyor.

Görünmeyen Emek: Dijital Zorunlu Çalışma

Yönetim kademelerinde verimlilik ve maliyet tasarrufu ön planda tutulurken, emek cephesinde ise, fark edilmesi güç, çoğu zaman görünmeyen, yeni bir çalışma biçimi ortaya çıkıyor. Amazon’da çalışan Adrienne Williams’a göre, dijital çağda çalışanlar, farkında olmadan, büyük veri üretimine katkıda bulunarak yapay zekâ sistemlerinin gelişimine hizmet ediyorlar. “Veriniz üzerinden milyarlar kazanılıyor, ama size bunun karşılığında herhangi bir ücret veya hak sağlanmıyor,” diyor Williams. Aynı şekilde, Amazon Mechanical Turk gibi platformlarda çalışan Krystal Kauffman, yapay zekâ teknolojisinin gelişmesine katkı sağlayan insani emeğin, çoğu zaman güvencesiz, düşük ücretli ve sosyal haklardan yoksun koşullarda sürdürüldüğünü vurguluyor. Bu çalışanlar, içerik denetimi, veri etiketleme ve içerik moderasyonu gibi kritik görevleri üstlenirken, görünmez olmaya ve düşük ücretlerle çalışmaya devam ediyorlar.

İnsan Emeğinin Onuru: Vazgeçilmez Meslekler

Yapay zekâ ve otomasyon teknolojilerinin hızla geliştiği bir dönemde, bazı meslekler hâlâ varlıklarını koruyor ve insan emeğine olan ihtiyacın devam ettiğine işaret ediyor. National Domestic Workers Alliance başkanı Ai-jen Poo, özellikle çocuk bakımı, yaşlılara destek ve hasta bakımı gibi “insan odaklı mesleklerin” otomasyon süreçlerine kolayca dahil edilmesinin zor olduğunu vurguluyor. Bu işler, yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda, insanların yaşam kalitesini yükselten, toplumsal bağların güçlenmesine katkı sağlayan “bir çağrı” niteliğinde. Poo’ya göre, ekonomik sistemin yeniden yapılandırılması ve insanların temel yaşam ihtiyaçlarını karşılaması için, asgarî ücret artışları, sağlık hizmetlerine erişim, ücretli izinler gibi politikaların hayata geçirilmesi hayati önemde. Bu sayede, insanların yaşamlarını sürdürebilmesi ve onurlu bir çalışma ortamında var olmaları mümkün olabilecek.

Gelecekte İki Yol Var: Derinleşen Eşitsizlik mi, Demokratik Teknoloji mi?

Yapay zekâ uzmanlarının öngörüsüne göre, yakın gelecekte toplumlar iki farklı olasılık arasında seçim yapmak zorunda kalacak. Birinci olasılık, verimlilik ve kâr odaklı yaklaşımlarla insan emeğinin dışlanması ve ekonomik eşitsizliklerin daha da derinleşmesi. Özellikle düşük gelirli ve dezavantajlı toplulukların, bu süreçten en fazla olumsuz etkileneceği öngörülüyor. Adrienne Williams, bu senaryonun, toplumda büyük adaletsizlikler ve sosyal bölünmeler yaratma riskine işaret ediyor. İkinci olasılık ise, daha katılımcı ve insan merkezli bir teknolojik gelecek. Poo ve Kauffman gibi uzmanlar, yapay zekânın, çalışanlar tarafından şekillendirilip denetlenerek, demokratik ve adil bir biçimde gelişmesini savunuyorlar. Bu doğrultuda, dijital emekçilerin örgütlenerek hak mücadelesi vermesi ve teknolojinin toplumsal faydaya hizmet etmesi gerektiği vurgulanıyor.

İşin Anlamı Yeniden Tanımlanıyor

Sonuç olarak, yapay zekânın iş gücü üzerindeki etkisi sadece işin otomasyonuna değil, aynı zamanda, insanlık ve çalışma kavramlarının yeniden tanımlanmasına da yol açıyor. CEO’lar ve şirketler, verimlilik ve kâr maksimizasyonu odaklı bir gelecek inşa ederken, çalışanlar ise işin yalnızca maddi değil, aynı zamanda onur, aidiyet ve toplumsal katkı içerdiğini hatırlamalı. Artık, yapay zekânın iş gücünü dönüştürmesi kaçınılmaz bir gerçek olsa da, bu dönüşümün yıkıcı mı yoksa yeniden doğuşa mı hizmet edeceği, alınacak kararlar ve toplumun bu sürece katılım biçimiyle şekillenecek. İnsanlık, bu süreçte, teknolojiyi insan odaklı, adil ve sürdürülebilir kılmak adına harekete geçmeli, yeni bir çalışma anlayışını birlikte inşa etmelidir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

iPhone 17 Pro’nun Kamerasında Büyük Sıçrama Bekleniyor

HIZLI YORUM YAP

MuhtarAbi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin