Ukrayna Savaşı ve Güncel Gelişmeler Üzerine Derin Bir Analiz

Trump’ın Güncel Tutumu ve Savaşın Gelişimi

Göreve gelmeden önce Ukrayna savaşını sadece 24 saat içinde sona erdireceği iddiasıyla gündeme gelen ABD Başkanı Donald Trump, yaklaşık altı aylık sürede bu iddiasını gerçekleştiremedi. Bu süreçte, ABD’nin Ukrayna’ya verdiği destek giderek azalırken, savaşın genel görünümünde de önemli değişiklikler yaşandı. Bugün Trump’ın önemli bir açıklama yapacağı duyuruldu ve bu açıklamanın hangi yönde olacağı merak konusu. Moskova’ya karşı somut adımlar atıp atmayacağı ise henüz belirsizliğini koruyor. Rusya’nın şehirlerimize düzenlediği saldırılar ise her gün artarak devam ediyor ve üst düzey yetkililer, savaşın sona erdirilmesi niyetinde olmadıklarını açıkça dile getiriyorlar. Peki, İsrail-İran çatışması ve Gazze’de yaşanan gelişmelerin gölgesinde kalan Ukrayna savaşının mevcut durumu nedir? Gelecekte olası adımlar neler olabilir?

Trump’ın Savaş Politikalarındaki Dalgalanmalar

Savaşın tarafları Rusya ve Ukrayna olmakla birlikte, bu çatışmada ABD’nin tutumu oldukça kritik. Trump göreve geldikten sonra ilk aylarda Ukrayna’ya karşı sert bir tutum sergilemiş, savaşı kısa sürede bitirmek amacıyla Rusya’nın tezlerine yakın durmuştur. Ancak Moskova’dan beklediği karşılığı alamayınca, daha çok Rusya’ya baskı uygulama yönünde adımlar atmadı. Son haftalarda, Putin’in yaklaşımını bir “oyalama” taktiği olarak gören Trump, ABD’nin Rusya’ya yönelik baskısının savaşı sona erdirme açısından yeterli olmadığını ifade ediyor. Ayrıca, Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham tarafından önerilen agresif yaptırım paketine Trump’ın onay vermesi olası görünmüyor. Bu tasarı, Çin ve Hindistan gibi Rus petrolü alımını sürdüren ülkeler için %500 ek gümrük vergisi öngörüyor; ancak uzmanlar, Trump’ın bu öneriye sıcak bakmayacağını düşünüyor. Analistler, Trump’ın Ukrayna savaşından “sıkıldığını” ve gündemde tutmak için sürekli bahsettiği bu konudan kaçındığını belirtiyor. Bu tutumun, Rusya’nın sahadaki baskıyı artırmasında önemli bir etken olduğu düşünülüyor.

Rusya’nın Güncel Durumu ve Niyetleri

Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesine, ülkenin NATO’ya katılma perspektifleri, doğuda yaşayan Rusça konuşan nüfusa yönelik hak ihlalleri ve Ukrayna lideri Volodimir Zelenski yönetiminin aşırı milliyetçi ve bazen Nazi sembolleriyle ilişkilendirilen politikaları gibi faktörler zemin hazırladı. Moskova, bu taleplerden vazgeçmiş değil ve son dönemde barış niyetini açıkça gösteren herhangi bir işaret bulunmuyor. Moskova yönetimi, sahadaki üstünlüğüne inançla hareket ederek, “Durmamızı gerektiren bir durum yok” ifadeleriyle ilerleyişini sürdürüyor. Özellikle Kırım’ın ilhak edilmesi ve savaş alanındaki ilerlemeler, Rusya’nın ilave toprak hedeflerini de gündeme getiriyor. Putin ise, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, “Her yer Rus toprağıdır” diyerek, Ukrayna’daki hedeflerini net biçimde ortaya koydu.

Ukrayna’nın Stratejik Hamleleri ve Gereksinimleri

Ukrayna, yerli drone ve mühimmat üretiminde büyük gelişmeler kaydetmesine rağmen, Rusya’yı caydırıcı güçte silahlar ve teknolojilere ihtiyaç duyuyor. Batı ülkelerinin desteğiyle kapasitesini artırmaya çalışan Ukrayna, hızlı karar alma ve yeterli mühimmat temini konusunda bazı zorluklar yaşıyor. Zelenski, Trump ile yaşanan tartışmalara rağmen, ABD ile iyi ilişkileri sürdürme çabasında olup, Ukrayna’nın öncelikli hedefi ABD’nin desteğini kaybetmemek. Bu bağlamda, iki ülke arasında mineral kaynakları ve enerji alanında yeni anlaşmalar imzalandı. Ukrayna’nın özellikle hava savunma sistemleri ve mühimmat ihtiyacını karşılamaya odaklanması, savaşın seyrini belirleyecek önemli faktörler arasında yer alıyor.

Sahadaki Gerçekler ve Savaşın Geleceği

Rusya’nın daha sert ve kararlı tutumu, sahadaki gerçeklere dayanıyor. Moskova, yüksek maliyetlere rağmen, kendi lehine olan saha dinamiklerini güçlendirmeye devam ediyor. Son aylarda, açık kaynaklı harita projeleri Deep State’e göre, Rus ordusu Mayıs ayı itibarıyla yaklaşık 449 kilometrekarelik bir bölgeyi kontrol altına aldı. Rusya, uzun vadeli stratejisini yüksek maliyetle de olsa sürdürüyor ve insani gücü açısından Ukrayna’ya göre avantajlı durumda. Uzmanlar, Ukrayna’nın asimetrik savaş hamleleri ve insansız hava araçlarıyla Rusya’ya stratejik kayıplar verdirdiğini, ancak uzun vadede sonuçları değiştirmek için yüksek tahrip gücü olan ağır silahlara ihtiyaç duyulduğu görüşünde. Rusya’nın ilerleyişini yaz boyunca ve sonbaharda da sürdüreceği öngörülmekte ve bu durum, müzakerelerin seyrini doğrudan etkileyecek önemli bir faktör olarak görülüyor.