Türkiye ve Pakistan Arasındaki Stratejik İş Birliği ve Güncel Gelişmeler

Türkiye ve Pakistan Üst Düzey Resmi Ziyareti ve Görüşmeler

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, 9 Temmuz 2025 tarihinde Pakistan’a gerçekleştirecekleri resmi ziyarette, bölgesel ve küresel meselelerde yeni bir iş birliği döneminin kapılarını aralamayı hedefliyor. Bu kapsamda, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Dışişleri Bakanı Ishaq Dar ve Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asim Munir ile kapsamlı görüşmeler gerçekleştirilecek.

Görüşmelerde, iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin yanı sıra ekonomik, ticari, askeri ve savunma sanayi alanlarındaki iş birliği imkanları detaylı şekilde ele alınacak. Bu temasların, ikili ilişkilerin güçlendirilmesine ve bölgesel istikrarın sağlanmasına önemli katkılar sunması bekleniyor.

Güvenlik ve Terörle Mücadelede Derinleştirilmiş İş Birliği

Fidan’ın ziyaretinde, özellikle Güvenlik ve terörle mücadele alanında iki ülke arasındaki iş birliğinin yeni bir seviyeye taşınması ön planda olacak. Şubat 2025’te İslamabad’da gerçekleştirilen Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’nın (YDSK) ardından yapılan çalışmalar gözden geçirilerek, bölgesel güvenlik ortamına uygun yeni adımlar atılacak.

Fidan’ın, 2026 yılında Türkiye’de yapılması planlanan bir sonraki YDSK toplantısına hazırlıklar kapsamında değerlendirmelerde bulunması ve bölgedeki barış ile istikrarın tesisi adına Türkiye’nin katkı sunmaya hazır olduğunu vurgulaması öngörülüyor. Ayrıca, bölgesel gerginliklerin azaltılmasına yönelik stratejiler ve ortak güvenlik politikaları detaylandırılacak.

Filistin ve Afganistan’daki durumların, bölgesel barış ve güvenlik açısından kritik önemde olduğu vurgulanarak, bölgede istikrarın sağlanması adına Türkiye ve Pakistan’ın ortak hareket etmesinin önemi tekrar vurgulanacak. Fidan, bölgedeki değişen güvenlik ortamına uyum sağlayacak yeni savunma sanayi iş birlikleri ve ortak projelerin geliştirilmesine odaklanacak.

İkili İlişkilerde Kurumsal Yapı ve Stratejik İş Birliği

Türkiye ile Pakistan arasındaki ilişkiler, 2009 yılında kurulan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) mekanizmasıyla daha kalıcı ve kurumsal hale getirildi. Bu mekanizma, sonrasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) seviyesine yükseltilerek, iki ülkenin en üst siyasi organı olarak faaliyet göstermeye başladı.

İki ülke arasında düzenlenen toplam yedi YDSK toplantısı, 100’den fazla resmi belge ve anlaşmanın imzalanmasına zemin hazırladı. Ayrıca, YDSK kapsamında kurulan ortak çalışma grupları ve daimi komiteler, iş birliğinin derinleşmesine katkı sundu. Önümüzdeki dönemde, 2026 yılında Türkiye’de düzenlenmesi planlanan 8. YDSK toplantısına büyük önem veriliyor.

Ekonomik ve Ticari İş Birliği: 1 Milyar Doları Aşan Ticaret Hacmi

Pakistan, Türkiye’nin terör örgütleriyle mücadelesinde önemli bir destek sağlayan dost bir ülke konumunda bulunuyor. İki ülke arasındaki toplam ticaret hacmi, şu an yaklaşık 1 milyar dolar seviyesinde iken, 2024 yılında bu rakam 1,3 milyar dolara yükseldi. Söz konusu dönemde, Türkiye’nin ihracatı 918 milyon dolar, ithalatı ise 440 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

Hedef, iki ülke arasındaki toplam ticaret hacmini kısa vadede 5 milyar dolar seviyesine çıkarmak. Pakistan’daki Türk yatırımlarının toplam değeri yaklaşık 2 milyar dolar iken, Türk müteahhitlik firmaları Pakistan’da toplam değeri yaklaşık 3,5 milyar dolara ulaşan 72 projeye imza attı. Enerji, madencilik ve kritik mineraller konusunda yeni iş birliği alanları geliştirilmekte olup, Nisan 2025’te imzalanan ve taraflara birlikte petrol ve doğal gaz arama imkânı sağlayan “Ortak Teklif Verme Anlaşması” bu alandaki önemli adımlardan biri olarak gösteriliyor.

Sonuç ve Geleceğe Yönelik Perspektifler

Türkiye ve Pakistan, bölgesel ve küresel arenada ortak çıkarlar doğrultusunda yakın diyaloğu güçlendirmeye devam ediyor. Her iki ülkenin de bölgesel barışa ve istikrara katkı sunmak amacıyla geliştirdiği stratejik ortaklık, bölgesel sorunların çözümüne ve ortak kalkınma projelerine zemin hazırlıyor. Bu ziyaret ve yapılan görüşmeler, iki ülke arasındaki bağların daha da güçlenmesine, yeni projelerin hayata geçmesine ve bölgesel güvenliğin artırılmasına önemli katkılar sağlayacak.