40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Türk edebiyatının köklü ve saygın isimlerinden Pınar Kür’ün kaybı, edebiyat camiasını ve okurlarını yasa boğdu. 15 Nisan 1943 tarihinde Bursa’da doğmuş olan ve 82 yıl boyunca edebiyat ve akademi dünyasına hizmet etmiş olan Kür, yaşamını dolu dolu ve üretken bir şekilde geçirmiştir. Romanları, öyküleri, çevirileri ve akademik çalışmalarıyla yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası platformlarda da tanınmış ve saygı görmüş bir yazar ve düşünürdür.
Kadın hakları, bireysel özgürlükler ve toplumsal tabular hakkında cesurca ve derinlikli eserler kaleme alan Kür, özellikle “Asılacak Kadın” adlı romanıyla geniş yankı uyandırmış ve bu eser, edebiyat dünyasında kalıcı bir yer edinmiştir. Eserleriyle toplumsal meseleleri sorgulayan ve farkındalık yaratan Kür, okuyucularına her zaman özgün ve etkili bir dille seslenmiştir.
Pınar Kür, 15 Temmuz 2025 tarihinde 82 yaşında hayata gözlerini yumdu. Uzun süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden yazar, tedavi gördüğü hastanede vefat etti. Vefat haberini, yakın dostu ve edebiyat dünyasının tanınmış isimlerinden Yekta Kopan, sosyal medya hesaplarından duyurdu.
Kopan, yaptığı açıklamada, “Pınar Kür’e veda ettik. Edebiyatımızın büyük kaybı… Başımız sağ olsun. Bütün ailesi ve sevenleri büyük üzüntü içinde. Cenaze ve defin işlemleri hakkında detaylar aile tarafından paylaşılacak” ifadelerini kullandı. Bu acı haber, tüm edebiyat camiasını ve sevenlerini derin bir hüzne boğdu.
Havva Pınar Kür, 15 Nisan 1943’te Bursa’da dünyaya geldi. Annesi Türk dili ve edebiyatı öğretmeni ve değerli yazar İsmet Kür, babası ise Fransızca ve matematik öğretmeni Behram Kür’dü. Ailesinin sanat ve edebiyat dolu ortamında büyüyen Kür, teyzesi şair Halide Nusret Zorlutuna ve kuzeni romancı Emine Işınsu gibi isimlerle de yakın ilişkiler kurarak sanat yaşamına erken yaşlarda adım attı.
Çocukluk ve gençlik yıllarını Bilecik, Zonguldak ve Ankara gibi farklı şehirlerde geçiren Kür, eğitim hayatını yurt dışında tamamlamayı tercih etti. Orta öğrenimini New York’ta, lise eğitimini ise prestijli Robert Kolej’de tamamladı. Lisans eğitimini Queens College ve Boğaziçi Üniversitesi’nde sürdüren Kür, akademik kariyerine de büyük önem vererek Paris’te Sorbonne Üniversitesi’nde karşılaştırmalı edebiyat alanında doktora yaptı. Bu eğitimler, onun edebi ve kültürel perspektifini genişleten önemli adımlar olmuştur.
Akademik kariyerinde İstanbul Üniversitesi Yabancı Diller Okulu’nda İngilizce öğretim görevlisi olarak başlayan Kür, daha sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde medya ve iletişim sistemleri bölümünde öğretim üyeliği yapmış ve genç nesillere ilham kaynağı olmuştur.
Pınar Kür, 1971 yılında “Dost” dergisinde yayımladığı öyküleriyle edebiyat dünyasına güçlü bir giriş yaptı. 1976 yılında yayımlanan ilk romanı “Yarın Yarın”, geniş kitlelerce beğeniyle karşılandı. Bu eser, 1987 yılında Sami Güçlü tarafından sinemaya uyarlanarak görsel bir başarı da kazandı.
1979’da yayımlanan “Asılacak Kadın” adlı romanı, toplumsal ve ahlaki tartışmalara yol açtı. Eser, müstehcenlik suçlamasıyla toplatılmış olsa da mahkeme sürecinin ardından tekrar raflardaki yerini aldı ve 1986 yılında Başar Sabuncu’nun yönetmenliğinde filme çekildi. Kür’ün 1983’te yayımlanan “Akışı Olmayan Sular” adlı öykü kitabı, Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazandı, bu da onun edebi kariyerindeki önemli bir dönüm noktası oldu.
Polisiye ve toplumsal temaları ustalıkla işleyen eserleriyle tanınan Kür, “Bir Cinayet Romanı”, “Bitmeyen Aşk” ve “Sonuncu Sonbahar” gibi eserleriyle de edebiyata farklı boyutlar kazandırmıştır. Ayrıca, Jean-Paul Sartre ve Simone de Beauvoir gibi Fransız düşünürlerinin eserlerini Türkçeye kazandırarak çevirmenlik alanında da büyük katkılar sunmuştur.
2004 yılında, Murathan Mungan, Elif Şafak, Celil Oker ve Faruk Ulay ile birlikte kaleme aldığı “Beşpeşe” adlı ortak roman projesi, edebi çeşitlilik ve işbirliğinin güzel bir örneği olmuştur. Ayrıca, 2013’te Ankara Öykü Günleri’nde aldığı onur ödülüyle de takdir toplamıştır.
Türk edebiyatına sağladığı katkılar ve cesur yazılarıyla hatırlanacak olan Pınar Kür, kadın kimliği ve bireysel özgürlükler konusunda da öncü bir figürdür. Eserleri, günümüzde de genç yazarlar ve okurlar için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
15 Temmuz Kuyumcular Açık mı? 2025 Yılı Durumu ve Detaylar