Suriye ve ABD Arasındaki Gelişmeler: Barış Çabaları ve Savaş Durumu

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani’den ABD ile İş Birliği Vurgusu

Geçtiğimiz günlerde, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile yaptığı telefon görüşmesinde önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Şeybani, Suriye’nin uzun süredir devam eden çatışmalı durumundan çıkmak ve barış sürecini ilerletmek amacıyla 1974 tarihli ‘Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’na geri dönmek istediğini belirtti ve bu hedef doğrultusunda ABD ile aktif iş birliği yapmaya hazır olduklarını ifade etti.

Görüşmede, Rubio’nun Suriye’deki Amerikan diplomatik misyonunun yeniden açılma arzusu dile getirildi. Rubio, Şeybani’ye en kısa zamanda ABD’yi ziyaret ederek yüz yüze görüşmeler yapması için resmi davette bulundu. Ayrıca, ABD’nin Suriye’deki politikalarını ve bölgedeki istikrar çabalarını güçlendirmek amacıyla atılacak adımların detaylarını görüşmek için zemin hazırladı.

Öte yandan, ABD’nin Suriye’deki duruşunu güçlendirmeye yönelik adımlar devam ederken, ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, geçtiğimiz hafta önemli bir açıklama yaptı. Barrack, New York Times’a verdiği röportajda, Washington’un Suriye ve İsrail arasındaki sınır çatışmalarını sona erdirmek için arabuluculuk faaliyetleri yürüttüğünü doğruladı. Bu gelişmeler, bölgedeki barış sürecinin yeniden şekillenmesine dair umutları artırdı.

Suriye ve İsrail Arasındaki Uzun Süreli Savaş ve Bölgesel Durum

Suriye ve İsrail arasındaki durum, yaklaşık 80 yıldır devam eden savaş ve gerginlik ile karakterizedir. 1948 yılında İsrail’in kurulmasından sonra başlayan bu çatışma, bölgenin istikrarını olumsuz yönde etkilemekte ve iki ülke arasında kalıcı bir barışın sağlanmasını engellemektedir.

İsrail, 1967 yılında gerçekleşen Altı Gün Savaşı sırasında Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni işgal etti ve 1981 yılında bu bölgeyi resmi olarak ilhak etti. Bu durum, bölgedeki sınırların ve egemenliklerin tartışmalı hale gelmesine neden oldu. Ayrıca, 1973 yılındaki savaşın ardından, savaşın sona ermesinden bir yıl sonra, İsrail işgali altındaki toprakların doğusunda, Birleşmiş Milletler gözetiminde bir tampon bölge kurulması kararlaştırıldı. Bu bölge, bölge barışının sağlanması yolunda önemli bir adım olarak kabul edilirken, halen tam anlamıyla istikrar kazanmış değildir.