Bir zamanlar dünyanın en ünlü ve saygı gören ailesinden ayrılıp yeni bir hayat kurmaya karar veren Harry ve Meghan, ABD’ye yerleşerek adeta yaşamlarını köklü bir değişiklikle yeniden şekillendirdiler. Beş yıldır burada, daha sade ve özgür bir hayat hayaliyle hareket etseler de, başlangıçta vaat ettikleri gibi her şeyin yolunda gitmediği görüldü. Kraliyet ailesinin sağladığı büyük imkanlardan vazgeçip kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan çift, ABD’de lüks ve gösterişli yaşamlarını sürdürmek için çeşitli girişimlerde bulundu, fakat maalesef bu girişimlerin büyük çoğunluğu başarısızlıkla sonuçlandı.
Netflix’le imzalanan anlaşma, beklentilerin çok altında kaldı ve sonunda iptal edildi. Çiftin bu anlaşmadan kazanmayı umduğu 10 milyon dolar hazineye ulaşmadan kayıp gitti. Aynı zamanda, Harry, kraliyet ailesiyle olan bağlarını koparmış olsa da, hayır işleri ve vakıf faaliyetleriyle uğraşmaya devam etti. Ancak, onun bu alandaki başarısı oldukça sınırlı kaldı. Meghan Markle ise, daha önce pek bilinmeyen bir dizi oyuncusuydu ve yalnızca İngiliz kraliyet ailesine gelin gitmeden önce kazandığı sınırlı üne sahipti.
Meghan Markle’ın Kendini Tanıtma Çabaları ve Şöhret Hırsı
Meghan Markle, kendini her fırsatta kanıtlamaya ve şöhretini artırmaya büyük önem veriyor. Bu amaçla, birçok iş girişiminde bulundu ve sonunda kendi yaşam tarzı sitesi olan “As Ever”’ı kurdu. Burada, kendi elleriyle hazırladığı reçeller, bahçesinde yetiştirdiği ballar, mutfak eşyaları ve çeşitli lifestyle ürünlerini satışa sundu. Başlangıçta, ürünlerin hızla tükendiği ve büyük ilgi gördüğü söylense de, zamanla satışlarda düşüş ve müşteri şikayetleri artmaya başladı. Markanın itibarı, ürünlerle ilgili ortaya çıkan sorunlar ve şikayetler sebebiyle ciddi anlamda sarsıldı.
Gazeteciler ve kraliyet kaynakları, Meghan Markle’ın kocasını şöhretini artırmak için kullandığını ve daha sonra onu göz ardı ederek kendi markasına odaklandığını iddia ediyorlar.
Medya ve Programlar Üzerinden Kendini Yenileme Çabası
Meghan, aynı zamanda dijital platformlarda kendine bir program hazırladı. Bu programda, evine davet ettiği konuklarla yemek pişirip sohbet ediyordu. Ancak, ikinci sezon onayı alınmasına rağmen, izleyicilerden beklenen ilgiyi göremedi. Sevimli ve becerikli bir ev hanımı gibi görünmeye çalışırken, kendine yeni bir imaj yaratma çabası, pek de başarılı olmadı ve izleyiciler tarafından tuhaf karşılandı.
Uzmanlar ve medya gözlemcileri, Meghan Markle’ın bu tutumunu eleştirerek, onun “kendini başka biri gibi göstermek için kasıtlı bir çaba içinde olduğunu” ve bu durumun meşruiyet sorunlarına yol açtığını belirtiyorlar.
İmaj ve Güven Problemleri
ABD’nin tanınmış marka avukatlarından Phillip Millar ve marka yöneticisi Camille Moore, Meghan Markle’ın tutumunu sert şekilde eleştirdi. Millar, “Meghan’ın imajındaki uyumsuzluk ve tutarsızlık, kasıtlı bir stratejinin sonucu. Bu davranışlar, kendini yanlış tanıtması ve insanları kandırma çabasıyla ilgili. Ancak, bu girişimlerin çoğu başarısız oluyor çünkü yaptığı şeyler meşru değil ve sürdürülebilir değil” diyerek, onun imajını ve stratejisini eleştirdi.
Sonuç olarak, Meghan Markle’ın kariyeri ve girişimleri, büyük umutlarla başladıysa da, zamanla pek çok zorluk ve eleştiriyle karşılaştı. Bu süreçte, kendini yeniden tanımlama ve imajını güçlendirme çabaları ise, pek de beklenildiği gibi sonuçlanmadı ve kamuoyunun gözünde pek çok soru işareti bıraktı.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!