İsrail, Handala gemisinde alıkoyduğu aktivistlerin avukatlarla görüşmesini engelledi
İsrail, gece yarısı uluslararası sularda alıkoyarak Aşdod (Usdud) Limanı'na getirdiği Handala gemisindeki aktivistlerin insan hakları avukatlarıyla görüşmesine izin vermedi.
İsrail'in uluslararası sularda gerçekleştirdiği askeri müdahale ve aktivistlerin karşılaştığı engeller, bölgedeki gerginliği yeniden alevlendirdi. İsrail'in, Gazze'ye yardım götüren "Handala" gemisine yönelik tutumu, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı olarak eleştiriliyor. Bu olay, bölgedeki insani yardım girişimlerine yönelik baskının ve İsrail'in uluslararası sulardaki egemenlik iddialarının tartışmalarını beraberinde getiriyor.
İsrailli insan hakları örgütü "Adalah" tarafından yapılan açıklamada, İsrail makamlarının, aktivistlerle görüşme talebine defalarca olumsuz yanıt verdiği bildirildi. Ayrıca, geminin yaklaşık 12 saat boyunca denizde tutulduktan sonra Aşdod Limanı'na getirildiği ve bu sürecin uluslararası hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Adalah, gemideki aktivistlerin Gazze'deki ablukanın kırılmasına yönelik barışçıl misyonun bir parçası olduğunu belirterek, gözaltına alınmalarının uluslararası hukuku ihlal ettiğine dikkat çekti.
Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition - FFC) ise, aktivistlerin Aşdod Limanı'na ulaştığını resmi olarak duyurdu. Açıklamada, İsrail askerlerinin uluslararası sularda müdahale ettiği ve güvenlik kameralarını indirdiği bilgisi yer aldı. YouTube üzerinden canlı yayınlanan takip sırasında, İsrail askerlerinin geminin güvertesine çıktığı ve yolcuların ellerini havaya kaldırdığı görüntüler kamuoyuna yansıdı. İsrail Dışişleri Bakanlığı da, baskının uluslararası sularda gerçekleştirildiğini ve geminin ülke kıyılarına doğru çekildiğini doğruladı.
Handala Gemisi'nin Yolculuğu ve Girişimi
Handala gemisi, İtalya'nın Syracusa Limanı'ndan 13 Temmuz tarihinde hareket etti. Ancak teknik sorunların giderilmesi amacıyla 15 Temmuz'dan 20 Temmuz'a kadar Gallipoli Limanı'nda son hazırlıklarını tamamladı. Gazze'ye ulaşmak amacıyla 20 Temmuz'da yola çıkan gemide, farklı ülkelerden toplam 21 aktivist bulunuyordu. Bu aktivistler, İsrail'in uyguladığı ekonomik ve insani ablukanın sonlandırılması için uluslararası dayanışmayı göstermek amacıyla yola çıkmışlardı.
İsrail'in abluka politikasına karşı çıkan bu girişim, bölgedeki insani yardım operasyonlarının önemini bir kez daha gündeme getirdi. Aktivistlerin amacı, abluka nedeniyle yaşanan açlık ve sağlık sorunlarına dikkat çekmek ve uluslararası toplumun sorumluluğunu hatırlatmaktı. Ancak, İsrail'in sert müdahalesi ve uluslararası hukuka aykırı tutumu, bölgedeki insani yardım çabalarını engellemeye devam ediyor.