İran’da terör örgütüne üyelik suçundan ceza alan 2 kişi idam edildi

İran’da yargı makamı tarafından yapılan resmi açıklamada, önemli bir gelişme duyuruldu. İran Yüksek Mahkemesi tarafından onaylanan ve sabah saatlerinde gerçekleştirilen idam cezaları, ülkedeki hukuk ve güvenlik politikalarındaki sert tutumun bir göstergesi olarak kayıtlara geçti. Bu cezalar, özellikle ülkede faaliyet gösteren ve güvenlik tehdidi olarak görülen bazı gruplara karşı alınan ciddi önlemlerden biri olarak dikkat çekiyor.

İddianamelerde, sanıkların el yapımı havan rampalarıyla kamu binalarını ve eğitim kurumlarını hedef alarak geniş çapta tahribat ve korku saldıkları iddia edildi. Mahkeme, bu eylemlerin “bağy”, “terör örgütüne üyelik” ve “kamu güvenliğini tehdit” suçlarıyla bağlantılı olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Mahkeme, iki sanığın da ağırlaştırıcı sebepler ve suçların niteliğine göre en yüksek cezayı uygun buldu ve infazını gerçekleştirdi.

Halkın Mücahitleri Örgütü ve İran’daki Tarihçesi

Halkın Mücahitleri Örgütü (HMÖ), İran’da oldukça köklü ve tartışmalı bir örgüt olarak bilinir. 1965 yılında, Şah rejimine karşı çıkan ve İslamcı sosyalist bir ideolojiyle hareket eden bu örgüt, başlangıçta ülkenin değişimi için mücadele eden bir grup olarak ortaya çıktı. Ancak, zaman içinde ideolojisini sosyalist düşünceyle bütünleştirdi ve faaliyet alanını genişletti.

1979 İran İslam Devrimi’nden hemen sonra, örgütle yönetim arasında ciddi anlaşmazlıklar başladı. Bu çatışmalar sonucunda, 1981 yılında İran hükümeti tarafından resmi olarak terör örgütü ilan edildi. Bu karar, örgütün sivil ve askeri hedeflere yönelik saldırılar düzenlemesiyle pekişti. Özellikle, devlet kurumları ve askeri birliklere yönelik saldırılar, örgütün İran içindeki faaliyetlerinin belirgin özellikleri haline geldi.

Uluslararası arenada da, HMÖ çeşitli ülkeler tarafından terörist örgüt olarak tanındı; bunlar arasında ABD, Avrupa Birliği (AB) ve Kanada yer aldı. Ancak, bazı ülkeler ve uluslararası kuruluşlar, örgütün terör listelerinden çıkartılması yönünde adımlar attı. Örneğin, AB 2009 yılında örgütü terör listelerinden çıkardı; ABD ve Kanada ise 2012 yılında aynı kararı aldı. Bu gelişmeler, örgütün uluslararası alandaki konumunu ve İran’daki iç politikadaki etkisini farklı şekillerde yansıttı.