41,9605$% 0,26
48,8589€% 0,46
5.390,55%-2,78
9.251,00%-3,09
36.891,00%-3,09
10.853,43%-0,81
02:00
İngiltere hükümeti, Taliban’ın 2021 yılında Afganistan’da yeniden iktidara gelmesinin ardından ortaya çıkan büyük bir veri skandalıyla sarsıldı. İngiliz donanmasında görev yapan bir askerin, yanlışlıkla 25.000 Afgan ve ailelerinin kişisel bilgilerinin yer aldığı gizli veri dosyasını dışarı sızdırması ülkeyi ciddi anlamda zor durumda bıraktı.

Bu sızıntı, asker tarafından e-posta yoluyla güvenilir olduğu düşünülen bazı Afganlara gönderildi ve bu süreçte, bir kez değil, iki defa aynı önemli tabloyu paylaşması sonucu ortaya çıktı. Yetkililer, askerin bu hareketiyle ilgili herhangi bir disiplin veya yaptırım uygulayıp uygulamadığı konusunda resmi açıklama yapmadı.
İngiliz hükümetinin sığınma programı kapsamında, Afganistan’dan gelen ailelerin ve bireylerin bilgilerinin güvenliğini sağlama çabası devam ederken, bu yanlışlık, yüzlerce masum insanın yaşamını tehlikeye attı. Özellikle, Taliban güçlerinin eline geçen bu bilgiler, birçok Afgan’ın hayatını riske attı ve bölgedeki güvenlik durumunu daha da karmaşık hale getirdi.
Olay, ilk olarak Facebook ve diğer sosyal medya platformlarında anonim kullanıcılar tarafından fark edilip duyuruldu. Birçok Afgan, İran ve Pakistan gibi ülkelerden gelen WhatsApp mesajlarıyla pasaport ve iletişim bilgilerini paylaştı ve bu bilgiler, Taliban’ın eline geçti.
İngiliz Savunma Bakanlığı, yaklaşık 18 ay boyunca, bu büyük veri ihlalinden haberdar değildi. Olay, 14 Ağustos 2023’te, Facebook’taki anonim bir paylaşım sayesinde ortaya çıktıktan sonra, yetkililer durumu fark etti. Bir vatandaşın milletvekillerine yazdığı uyarı mektubu, skandalın kamuoyuna yansımasında dönüm noktası oldu.
Bir destek görevlisi, mektubunda şu ifadeleri kullandı: “Bu listenin bir kopyası bende var, Taliban’da da var. Peki, ARAP (Afgan Yeniden Yerleştirme ve Yardım Politikası) ekibindeki yetkililerde neden yok?”
Skandalın ortaya çıkmasının ardından, hükümet ciddi bir gizlilik ve iletişim yasağı getirdi. 25 Ağustos 2023’te, dönemin Savunma Bakanı Ben Wallace, yüksek mahkemeye başvurarak, olayla ilgili tüm bilgilerin kamuoyuna açıklanmasını engelleyen sert bir yasaklama emri çıkardı. Bu karar, İngiliz hükümetinin basına ve kamuoyuna karşı uyguladığı en sert sansür politikası olarak kayıtlara geçti.
Hükümet, olay hakkında Parlamento’ya detaylı bilgi vermekten kaçındı. Sadece Lordlar ve Avam Kamarası’na gizli brifingler yapıldı. O dönemde Gölge Savunma Bakanı olan John Healey, 13 Aralık 2023’te, sızıntıyla ilgili soru önergesi verdi. Bu önerge sonrası, Bilgi Güvenliği Başkanlığı, Savunma Bakanlığı’na 350 bin sterlinlik bir ceza kesti çünkü 200’den fazla sığınmacı başvuru sahibinin bilgileri sızdırılmıştı. Ancak, mahkeme kararları nedeniyle milletvekilleri, bu konuda kamuya açık sorular soramadı.
Hükümet, gizlilik politikasını sürdürüyor ve Afganları kurtarmak adına düzenlenen “Operasyon Rubific” adı verilen operasyon kapsamında, binlerce Afgan ailesini özel uçuşlarla İngiltere’ye taşıdı. Başlangıçta 4 milyar sterlin olarak hesaplanan maliyetler, zamanla 7 milyar sterline yükseldi. Bu operasyonlar, hükümetin gizlilik politikaları ve veri güvenliği konusundaki ciddi eksikliklerini ortaya çıkardı.
Temmuz 2024’te gerçekleşen genel seçimlerle iktidar değişti. Ancak, yeni İşçi Partisi hükümeti de, önceki hükümetin uyguladığı gizlilik politikasını aynen sürdürdü. Gölge Savunma Bakanı olan John Healey, yeni dönemde de sessizliğini koruyarak, bu gizlilik politikasının devam etmesinin, Taliban’ın hareketlenmesine neden olabileceği endişesini dile getirdi.
2025 başlarında, emekli bir istihbarat yetkilisi, sızıntının risklerini değerlendirmek üzere görevlendirildi. Bugüne kadar, veri ihlalinden etkilenen 16.156 kişinin güvenli bir şekilde İngiltere’ye yerleştirildiği bildirildi. Ancak, bu skandal, İngiliz kamuoyunun ve basının gözünden kaçmadı ve hükümetin veri güvenliği politikalarının ciddi şekilde sorgulanmasına yol açtı.
Bu olay, İngiltere’nin insan hakları, veri güvenliği ve şeffaflık konusundaki ciddi zaaflarını ortaya koydu. Ayrıca, binlerce masum insanın hayatını tehlikeye atan ve uluslararası ilişkileri sarsan bu sızıntı, uluslararası kamuoyunda da büyük yankı uyandırdı. Hükümetin, Afgan mültecilerin hayatını koruma ve bilgi güvenliğini sağlama konusundaki başarısızlığı, uzun vadeli güven kaybına neden oldu.
Ukrayna’da Çoklu Vatandaşlık Yasası Onaylandı
1
Trump’tan NATO Zirvesi Sonrası Çarpıcı Açıklamalar
402 kez okundu
2
İsrail ve İran Arasındaki Çatışma ve Uluslararası Tepkiler
393 kez okundu
3
Kuzey Kore lideri Kim’in kız kardeşinden Güney Kore mesajı: ‘Uzlaşı kapısı kapalı’
298 kez okundu
4
Trump’tan Beyonce çağrısı: Yargılansın
250 kez okundu
5
ABD Başkanı Donald Trump’tan Filistin ve Orta Doğu Politikaları Üzerine Açıklamalar
242 kez okundu