İngiltere’de Bir Pratisyen Hekimin Olağanüstü Vücut Dönüşüm Hikayesi

İNGİLTERE’DEN BİR İLHAM VEREN DÖNÜŞÜM HİKAYESİ

İngiltere’nin başkenti Londra’da yaşayan ve pratisyen hekim olarak görev yapan Dr. Simon Doyle, yoğun çalışma temposuna rağmen sporunu hiç bırakmayan disiplinli bir sağlık profesyonelidir. Ancak, yaşadığı ciddi bir omuz sakatlığı dolayısıyla 1 yılı aşkın süredir spor hayatına ara vermek zorunda kalmış ve bu durum onun fiziksel formunu olumsuz şekilde etkilemiştir. Doyle, bu süreçte formunu kaybettiğini ve eski sağlıklı görünümüne kavuşmakta büyük zorluklar yaşadığını samimiyetle ifade etmektedir.

İşte Doyle’un sözleriyle: “Gözlerimle aynaya baktığımda, içimdeki o enerjik ve güçlü görünümden uzaklaştığımı fark ettim. Bu fark edilmeden, kendinizi başka biri gibi hissetmeye başlıyorsunuz.” 35 yaşındaki doktor, yaşadığı bu zorlu sürecin ardından yeniden formuna kavuşmak ve daha sağlıklı bir beden inşa etmek için büyük bir kararlılıkla çalışmalara başladı. Amacı, kas kitlesini artırıp yağ oranını düşürerek daha kaslı ve iyi bir görünüme sahip olmak idi.

Mart ayında uzman antrenör Adam Enaz ile tanıştıktan sonra Doyle’un yaşamında köklü değişiklikler başladı. Bu uzman, özellikle 30’lar ve 40’larındaki erkeklerin kas yapması ve yağ kaybetmesi konusunda deneyimliydi. Enaz, Doyle’un antrenmanlarını ve beslenme alışkanlıklarını yeniden yapılandırdı. Bu sayede, Doyle üç ay gibi kısa bir sürede, spor salonuna fazla zaman ayırmadan ve kısıtlayıcı diyetler uygulamadan, vücuttaki toplam yağ oranının neredeyse yarısını kaybetti.

Doyle, bu değişiklikleri şöyle anlatıyor: “Her zamanki rutinimi sürdürüyor, sadece biraz daha verimli hale getirdim. Bu küçük ama etkili değişikliklerle, vücut kompozisyonumda gözle görülür bir gelişme kaydettim.” Ayrıca, %19 olan yağ oranını %10 seviyesine düşürmeyi başardı. Peki, bu başarıda onun en önemli üç sırrı nedir? İşte detaylar:

TAM VÜCUT EGZERSİZLERİYLE ZAMAN KAZANMAK

Doyle, sabahları işe gitmeden önce her gün bir saat spor salonunda vakit geçiriyordu. Ancak, her kas grubunu ayrı ayrı çalıştırmak zaman alıcı oluyordu. Bu nedenle, daha verimli bir yöntem arayışına girdi ve tüm vücut egzersizlerine yöneldi. Ayrıca, süper set tekniği kullanarak farklı kas gruplarını dinlenmeden peş peşe çalıştırmaya başladı. Doyle’un vücut gelişimi için en önemli noktalar şunlar:

• Egzersizleri 50 dakika ile sınırlandırmak
• Farklı kas gruplarını arka arkaya çalışmak
• Dinlenme sürelerini minimumda tutmak

Doyle, “Yoğun iş temposumda, spor salonunda geçirdiğim zamanı en iyi şekilde değerlendirmek çok önemli. Bu sayede hem zamandan tasarruf ediyorum hem de egzersizlerimden maksimum verim alıyorum” diyor.

KAS KAZANMAK İÇİN AĞIRLIKLARI ARTTIRMA YÖNTEMİ

Egzersizlerdeki ilerlemesini hızlandırmak için, antrenörünün de önerisiyle, kaldırdığı ağırlıkları düzenli olarak artırmaya başladı. Bu, kasların üzerindeki yükü zamanla yükselterek, kasların büyümesini ve güçlenmesini sağlıyor. Enaz, Doyle’un ilk sette ağırlığı artırıp, sonraki setlerde azaltmasını önerdi. Doyle, “Bu teknik, kaslarımın adapte olmasına ve güçlenmesine olanak tanıdı. Ayrıca, ilerleyen aşırı yükleme yöntemiyle, sürekli gelişim kaydediyorum” şeklinde anlatıyor. Bu sayede, kaslar daha fazla zorlanıyor ve sonuçlar daha belirgin hale geliyor.

YAĞ YAKMAK İÇİN DİKKAT ÇEKEN BESLENME STRATEJİSİ

Beslenmeye büyük önem veren Doyle, eski alışkanlıklarından uzaklaşıp, porsiyonlarını ve protein tüketimini dikkatli bir şekilde ayarlamaya başladı. Enaz ile çalışmaya başlamadan önce, yoğun egzersize rağmen fiziğinde değişiklik yapmakta zorlanıyordu. Artık, kalori açığı oluşturarak yağ yakımını hızlandırmayı hedefliyor. Doyle’un günlük menüsü ise şu şekilde:

• Kahvaltı: Muz, fıstık ezmesi ve kefirle hazırlanan soğuk yulaf
• Ara öğün: Protein barı
• Öğle yemeği: Soslu tavuk ve çeşitli sebzeler
• Ara öğün: Yoğurt
• Akşam yemeği: Kahverengi pirinç ve tavuklu fajita kaseleri

Protein alımını günlük 138 gram seviyesinde tutmak, Doyle’un kas gelişimi ve yağ kaybı hedeflerine ulaşmasına yardımcı oluyor. Kendisi, bu düzenli ve disiplinli beslenme alışkanlığını, hafta içi çok fazla değiştirmeden devam ettiriyor, hafta sonlarında ise kendisini ödüllendirmeyi ihmal etmiyor. Doyle’un sözleriyle: “Yemeklerde aşırı maceracı değilim, ama kendime zaman zaman küçük ödüller veriyorum. Bu denge, hem motivasyonumu korumama yardımcı oluyor hem de sağlıklı yaşam tarzımı sürdürülebilir kılıyor.”