Gazze’de 21 Aydır Süren Yıkıcı Savaşın Sonu İçin Umutlar Artıyor
Tüm Dünya, yaklaşık 21 aydır devam eden ve ciddi insani krizlere yol açan Gazze savaşında yeni bir dönemin başlangıcını beklerken, ABD Başkanı Donald Trump’ın hafta içi açıkladığı 60 günlük ateşkes planı, bölgedeki umutları yeniden canlandırdı. Bu teklif, İsrail tarafınca kabul edildiğine dair sinyaller verirken, Hamas ise ilk tepkisini olumlu olarak gösterdi ve küçük düzenlemelerle müzakerelere hemen başlamaya hazır olduklarını açıkladı. Resmi bir yanıt henüz gelmemiş olsa da, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yarın Beyaz Saray’da Trump ile yapacağı görüşmede ateşkesin resmen ilan edilmesine kesin gözüyle bakılıyor.

Fakat, bu kez gerçekten kalıcı bir barışın sağlanıp sağlanamayacağı, geçmişteki başarısız girişimlerin tekrarlaması riskine rağmen, bölgedeki siyasi ve askeri gelişmeler ışığında yeniden değerlendiriliyor. Peki, 21 aydır devam eden bu savaş, bu defa sona erecek mi? Mevcut koşullar, savaşın bitişi için hangi yeni perspektifleri sunuyor?
“BU KEZ BİTECEK Mİ?”
7 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın İsrail’e yaptığı sürpriz saldırıların ardından başlayan çatışmalar, yaklaşık 21 ayı geride bırakırken, bu süre zarfında iki kez ateşkes girişimi gerçekleşti. Savaş başladıktan yaklaşık bir ay sonra, 10 gün süren ilk ateşkes, ardından geçtiğimiz ocak ayında yeni bir ateşkes yürürlüğe girmişti. Bu dönemde, ABD Başkanı Trump’ın göreve geldiği ve İsrail’e baskı yaparak tekrar zorunlu kıldığı ikinci ateşkes, mart ayında sona ermişti. O zamandan beri, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nde saldırılarını yoğunlaştırdı ve bölgedeki abluka uygulamasını daha da sıkılaştırdı. Bu durum, Gazze’de yaşayan sivillerin insani krizini şiddetlendirdi ve ağırlaştırdı. Ancak, uzmanlar ve analistler, son dönemde yaşanan siyasi ve askeri gelişmelerin, İsrail’in eskisinden daha fazla ateşkes yapmaya hazır olabileceğine işaret ediyorlar.

“TRUMP GARANTİ VERECEK”
En önemli gelişmelerden biri, Hamas’ın savaşın kalıcı olarak sona erdirilmesine ilişkin taleplerine İsrail’in olumlu yanıt verme olasılığıdır. Daha önceki girişimlerde bu talep genellikle reddedilirken, son dönemlerde ABD Başkanı Trump’ın “savaşın tamamen sona erdirileceğine dair kişisel garanti” verdiği iddia ediliyor. Bu, bölgedeki barış umutlarını güçlendiren kritik bir adım olarak görülüyor. Ayrıca, İsrail ve İran arasında yaşanan 12 gün süren çatışma ve gerilimler de, bölgedeki güvenlik endişelerini azaltan faktörler arasında yer alıyor. Gazze’de Hamas’a karşı askeri üstünlük kuran İsrail’in, Hizbullah’a karşı yıl boyunca aldığı darbeler ve İran’daki askeri altyapıya yönelik yapılan saldırıların ardından, güvenlik dinamikleri yeni bir dengeye oturuyor.

SİYASİ DENGELERDE DEĞİŞİKLİK
İsrail iç siyaseti de, bölgedeki yeni gelişmeler ışığında değişen dengelerle birlikte, ateşkes için daha olumlu bir ortam oluşturuyor. Yolsuzluk ve yargı soruşturmaları nedeniyle iktidarını koruma kaygısı taşıyan Netanyahu’nun, Gazze’deki savaşı, rehinelerin geri alınması veya barışçıl bir çözümle sonlandırma ihtimali, seçimler öncesi güçlü bir avantaj sağlayabilir. Ayrıca, İsrail parlamentosunun yaklaşan tatile girmesi ve Netanyahu’nun Trump’la yakın diyaloğu, ateşkesin hayata geçmesi için siyasi zemini güçlendiriyor. Bu gelişmeler, Netanyahu’nun Hamas ile müzakereleri yürütmek üzere Katar’ın başkenti Doha’ya heyet göndermesine de zemin hazırlıyor.
HAMAS’IN DURUMU VE İLERİYE YÖNELİK BEKLENTİLER
Hamas tarafında ise karmaşık ve karışık sinyaller gözlemleniyor. ABD ve İsrail, Hamas’ın silahsızlandırılmasını ve bölgedeki liderlerinin sürgüne gönderilmesini talep ederken, Hamas ise varlığını ve direnişini sürdürmekte kararlı görünüyor. Bazı analizler, Gazze’deki savaşın Hamas’ı zayıflattığını kabul etse de, örgütün varlık gösterme ve direnme kararlılığının sürdüğünü belirtiyor. Amerikan gazete The New York Times’ın geçtiğimiz günlerde yayımladığı haberde, Hamas’ın askeri kanadının lideri İzzeddin el-Haddad’ın, Gazze’deki çatışmanın ya şerefli bir anlaşma ile sona erdirilmesi ya da savaşın şehitlik savaşına dönüşmesi gerektiği şeklinde sert ifadeler kullandığı öne sürüldü. Hamas’ın bu duruşu, bölgesel ve uluslararası barış sürecinin seyri açısından önemli bir kırılma noktası olarak görülüyor.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!