Danimarka, Kadınları Zorunlu Askerlik Kapsamına Alıyor

Danimarka, askerlik hizmetinde önemli bir dönüşüme gidiyor

Son dönemde savunma politikalarını güçlendirmek amacıyla Danimarka, askerlik sisteminde köklü bir değişiklik yapmaya karar verdi. Bu kapsamda, kadınların da zorunlu askerlik hizmetine dahil edilmesi yönünde yasal adımlar atıldı. 11 Haziran tarihinde Danimarka Parlamentosu’nda kabul edilen yeni yasa, 1 Temmuz 2025 itibarıyla yürürlüğe girecek.

Yeni düzenlemeye göre, 18 yaşını dolduran tüm kadınlar, mevcut sistemdeki kura yöntemiyle askerlik hizmetine katılmak zorunda kalacaklar. Bu uygulama, ülkedeki askerlik yükümlülüğünü genişleterek, kadınların da askerlik hizmetine katılmasını sağlayacak. Bu karar, ülkenin askerlik politikalarını çeşitlendirmeyi ve genç nüfusu daha etkin bir şekilde orduya kazandırmayı amaçlıyor.

Mevcut durum ve yeni düzenlemeler

Mevcut yasalara göre, 18 yaş üstü erkekler zorunlu askerlik hizmetine tabi tutuluyor. Ancak, yeterli sayıda gönüllü bulunması nedeniyle tüm erkekler askere çağrılmıyor ve kura yöntemiyle askerlik hizmeti gerçekleştiriliyor. Kadınlar ise bugüne kadar yalnızca gönüllü olarak orduya katılabiliyordu.

Askerlik süresi ve eğitim programı

Yeni yasa ile birlikte, zorunlu askerlik süresi önemli ölçüde uzatılarak, 4 aydan 11 aya çıkarıldı. Askerlere ilk 5 ay temel askeri eğitim verilecek ve kalan 6 ay ise operasyonel faaliyetlere katılmaları sağlanacak. Bu kapsamda, gençler hem temel askeri beceriler kazanacak hem de operasyonel yeteneklerini geliştirecekler.

Hedefler ve ülke savunma stratejisi

Yaklaşık 6 milyon nüfuslu Danimarka’da şu anda 9 bin profesyonel asker bulunuyor. Hükümet, 2033 yılına kadar her yıl 6 bin 500 yeni askerin orduya katılmasını hedefliyor. Bu adımlar, Danimarka’nın savunma gücünü artırma ve bölgesel güvenliğe katkıda bulunma stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.

Bu reform, Danimarka’yı, İskandinav ülkeleri arasında kadınların zorunlu askerlik kapsamına aldığı üçüncü ülke haline getiriyor. Daha önce Norveç 2013 yılında ve İsveç 2017 yılında benzer adımlar atmıştı. Ayrıca, bu gelişmeler, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve NATO ülkelerinin artan askeri harcamalarıyla birlikte, bölgesel güvenliğin güçlendirilmesi yönündeki çabaların bir yansımasıdır.