Belçika Savunma ve Dış Ticaret Bakanı Theo Francken’in Türkiye Ziyareti ve İşbirliği Gelişmeleri

Belçika ile Türkiye Arasındaki Stratejik İşbirliği ve Bölgesel Rol

Belçika’nın Savunma ve Dış Ticaret Bakanı Theo Francken, Türkiye ziyareti kapsamında iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin güçlendirilmesi ve bölgesel güvenlik konularında önemli görüşmeler gerçekleştirdi. Bu ziyaret, özellikle savunma sanayisi ve uluslararası ortaklıkların geliştirilmesi açısından büyük bir anlam taşıyor.

Francken, Türkiye’nin NATO’nun en eski ve köklü üyelerinden biri olduğunu vurgulayarak, "Türkiye, NATO’nun deneyimli ve bilge bir müttefikidir. Bu dostluk ve ortaklık, bölgesel güvenliğin temel taşlarından biridir." ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin Jeopolitik Konumu ve Savunma Yatırımları

Ülkesinin coğrafi konumunun oldukça rahat olduğunu ancak Türkiye’nin jeopolitik açıdan oldukça karmaşık ve stratejik bir noktada bulunduğunu belirten Francken, son dönemde Türkiye’nin savunma sanayisine yaptığı büyük yatırımların uluslararası arenada dikkat çekici olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin insansız hava araçları, lazer teknolojileri ve yeni nesil savunma sistemleri gibi alanlarda yaptığı gelişmeler, bölgesel ve küresel güvenlik açısından örnek teşkil ediyor.

Ortak Güvenlik ve Savunma Projeleri

Belçika ve Türkiye arasındaki savunma sanayisi işbirliğine değinen Francken, NATO çerçevesinde ortak hareket edilmesine rağmen, bu işbirliğinin henüz yeterli seviyeye ulaşmadığını vurguladı. Sanayi alanındaki ortaklıkların artırılması gerektiğine işaret ederek, "İki taraf arasında yeni mutabakat zaptlarına ihtiyaç duyuyoruz ve önümüzdeki dönemde Türk mevkidaşıyla bu konuları görüşmeyi planlıyoruz."

Gelecek Planları ve Ekonomik İşbirliği

Francken, aynı zamanda Belçika Prensesi Astrid’in 2026 yılında Türkiye’ye yapacağı resmi ziyaretin detaylarını paylaştı. Bu ziyaretin, ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesine büyük katkı sağlayacağı öngörülüyor.

Türkiye’nin, Belçika’nın en önemli ticaret ortaklarından biri olduğunu belirten Francken, 2024 yılı itibarıyla iki ülke arasındaki toplam mal ve hizmet ticaretinin 12,5 milyar avroya ulaştığını ve bu rakamın önümüzdeki yıllarda artmasının beklendiğini ifade etti.

Türkiye’nin Güçlü ve Yenilikçi Savunma Sanayi

Türkiye’nin savunma alanındaki ilerlemelerini överek, “Türkiye, araştırma ve geliştirme çalışmalarında gerçekten öncü bir ülke. Bu alanda gösterilen büyük çaba ve yenilikçi yaklaşımlar, diğer ülkeler için de örnek teşkil ediyor.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.

Türkiye’nin Barış ve Arabuluculuk Rolleri

Türkiye’nin Rusya-Ukrayna çatışmasında arabuluculuk rolü üstlenmesine de değinen Francken, “Türkiye, Ukrayna konusunda çok önemli bir aktör. İstanbul’daki barış müzakereleri, bölgedeki barışın sağlanmasında kritik bir role sahip. Belçika olarak biz de bu durumu destekliyoruz.” diyerek, Türkiye’nin bölgedeki barış girişimlerine verdiği önemi vurguladı.

Barış Süreci ve Uluslararası Çabalar

Francken, Ukrayna ve Rusya’daki diplomatik temaslara dikkat çekerek, “Hala barışa ulaşamadık. Rusya’nın saldırgan tutumu, çözüm arayışlarını zorlaştırıyor. Ancak, Türkiye’nin aktif diplomatik çabaları ve güçlü askeri altyapısı, bölgedeki istikrar için hayati öneme sahip.”

Avrupa Güvenlik Mimarisinde Türkiye’nin Yeri

Rusya-Ukrayna savaşının ardından Avrupa güvenlik mimarisinde Türkiye’nin rolüne değinen Francken, “Türkiye’nin SAFE adlı güvenlik programına entegrasyonu şarttır. Avrupa Birliği’nin bu programda yer almayan ülkeleri de kapsaması, bölgesel istikrar için büyük önem taşıyor.” ifadeleriyle, Türkiye’nin bu güvenlik yapısına dahil edilmesinin gerekliliğini vurguladı.

Türkiye’ye Yönelik Savunma ve Güvenlik Planları

Francken ayrıca, “Bu yıl içinde, Türk savunma sanayisine ve silah sistemlerine ilişkin Brüksel’de bir savunma ataşesi atanacak.” diyerek, bölgedeki savunma işbirliğinin daha da güçlendirilmesine yönelik adımların atılacağını duyurdu.

Gazze’de İnsanlık Durumu ve Uluslararası Çabalar

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinen Francken, “Hamas’ın rehineleri serbest bırakması gerekiyor. Aksi takdirde, bölgedeki çatışmalar daha da şiddetlenecek ve barış ortamı ciddi şekilde zarar görecektir.” diyerek, insani yardımın önemine dikkat çekti.

Gazze’de yaşayan sivillerin savaş nedeniyle açlıktan ve diğer insani krizlerden etkilenmemesi için uluslararası toplumun çaba göstermesi gerektiğini belirten Francken, “İnsani yardım malzemeleri, Belçika ordusu ve hava kuvvetleri tarafından bölgeye ulaştırılmaya hazırdır. Ayrıca, Ürdün’den de yardım gönderilebilir.” şeklinde konuştu.

Son olarak, “Gazzeli insanların acil yardıma ihtiyacı var. Bu nedenle, insani yardım çalışmalarını hızlandırmalı ve bölgeye destek olmalıyız.” diyerek, uluslararası dayanışma çağrısında bulundu.