40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Son dönemde ABD’de yaşanan gelişmeler, yapay zekanın potansiyel tehlikelerini bir kez daha gözler önüne serdi. Washington Post’a konuşan üst düzey bir ABD yetkilisinin verdiği bilgiler ve Dışişleri Bakanlığı’ndan elde edilen gizli belgeler doğrultusunda, bilinmeyen üç kişi, yüksek profilli politikacıları ve devlet yetkililerini taklit eden gelişmiş bir siber dolandırıcılık operasyonu düzenledi.
Bu kişiler, yapay zekâ destekli gelişmiş bir yazılım kullanarak, ABD’li Bakan Marco Rubio’nun ses tonunu ve yazım tarzını başarıyla taklit etti. Sahtekarlar, bu yapay zeka teknolojisiyle ürettikleri sesli ve yazılı mesajlar aracılığıyla, aralarında bir eyalet valisi ve bir Kongre üyesinin de bulunduğu en az beş hükümet yetkilisiyle iletişime geçti. Amaçlarının, yüksek profilli isimleri kandırmak ve gizli bilgilerine ya da hesaplarına ulaşmak olduğu düşünülüyor.
ABD yetkilileri, bu girişimin temel amacının, güçlü isimleri kandırarak bilgiye erişim sağlamak ve potansiyel bir istihbarat sızıntısı veya manipülasyon yapmak olduğunu belirtti. Özellikle, Trump yönetimi döneminde yaygın olarak kullanılan Signal mesajlaşma uygulaması üzerinden gerçekleştirilen bu sahtecilikte, sahtekârların en az üç Dışişleri Bakanlığı çalışanı, bir eyalet valisi ve bir Kongre üyesiyle iletişim kurduğu tespit edildi.
Failler, Rubio’nun e-posta adresini taklit ederek Signal hesabı oluşturdular ve bu sayede, karşı tarafın şüphelenmeden yerli ve yabancı diplomatlar ve politikacılarla iletişim kurmasını sağladılar. Dışişleri Bakanlığı, Signal üzerinden en az iki kişiye sesli mesaj bırakan bu sahtekârlar hakkında, “Geniş çaplı bir soruşturma başlatılacak ve benzer olayların tekrar yaşanmaması için gerekli önlemler alınacak” açıklamasını yaptı. Ancak, gönderilen mesajların içeriği veya hedef alınan isimler hakkında herhangi bir detay paylaşılmadı.
Bu tür kimlik taklit girişimleri, ilk defa değil. Yakın zamanda yaşanan benzer olaylar, ABD kamuoyunun ve güvenlik birimlerinin dikkatini çekmişti. Örneğin, geçtiğimiz Mayıs ayında Beyaz Saray Genel Sekreteri Susie Wiles, hedef alınmıştı. Sahtekârlar, Wiles’ın telefonunu ele geçirdikten sonra, onun adıyla hareket ederek, senatörler, valiler ve önemli iş insanlarıyla iletişime geçmişti.
Beyaz Saray ve FBI, olay hakkında detaylı soruşturmalar başlatmış ve bu tür durumların tekrarını önlemek adına önlemler geliştirmişti. ABD Başkanı Donald Trump ise, yaşananların önemsiz olduğunu iddia ederek, Wiles’ın güçlü ve yetkin bir kadın olduğunu ve her türlü tehdide karşı durabilecek kapasitede olduğunu söylemişti.
Kaliforniya Üniversitesi Berkeley’de dijital adli tıp alanında uzmanlık yapan Hany Farid, Washington Post’a yaptığı açıklamada, bu tür sahtekârlıkların, detaylı planlama veya uzman suçlulara ihtiyaç duymadan, basit ve etkili olabildiğine dikkat çekti. Farid, resmi devlet işleri ve önemli iletişimlerde, güvenli olmayan uygulamaların kullanılmaması gerektiğini vurguladı.
Farid’e göre, kötü niyetli kişiler, herhangi bir devlet yetkilisinin Signal hesabına bağlı telefon numarasını ele geçirdikten sonra, kolaylıkla kimlik sahteciliği yapabilir. Bu nedenle, devlet kurumlarının ve politikacıların, iletişim kanallarını dikkatlice seçmeleri ve güvenli uygulamalar kullanmaları hayati önem taşıyor.
Bu uyarılar, geçtiğimiz Mart ayında yaşanan büyük bir skandalı tekrar hatırlattı. Eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz, yanlışlıkla gizli ve hassas planları içeren bir Signal grup sohbetine bir gazeteciyi eklemişti. Bu olay, ABD’nin Yemen’de planlanan bir askeri operasyonunun detaylarının ortaya çıkmasına neden olmuştu. The Atlantic dergisinde yayımlanan detaylar üzerine Waltz, görevden alınmış ve yerine Marco Rubio atanmıştı.
Yine, bu olaylar, dijital iletişimdeki güvenlik açıklarının ne kadar ciddi sonuçlara yol açabileceğini gösteriyor. Güvenliği sağlamak ve benzer siber saldırıların önüne geçmek adına, devlet kurumları ve politikacılar, iletişimde daha dikkatli ve bilinçli olmalı.
Pakistan Ziyareti ve Türkiye-Pakistan İş Birliği Toplantısı