41,9599$% 0,31
48,8833€% 0,52
5.388,57%0,50
9.245,00%0,42
36.866,00%0,41
10.853,43%-0,81
02:00
Sesiniz ve yorumunuz gerçekten dinleyicilerin kalplerine dokunuyor. Müzik serüveniniz nasıl başladı, kendinizi nasıl anlatırsınız? Sevenlerinizle nasıl bir bağ kuruyorsunuz?

Müzik benim için herhangi bir kariyer planlamasından çok, zamanla kendi iç dünyamda keşfettiğim ve şekillendirdiğim bir alan oldu. Sekiz yaşımda İstanbul Şehir Tiyatroları’nda katıldığım bir müzikalde sahneye çıktım ve o yaşlardan itibaren hem oyunculuk hem de müzik tutkum iç içe geçti. Profesyonel anlamda ise Seyyah grubuyla müziğe adım attım. 2017 yılında Strasbourg’da bir göçmen kampında çalışırken, kendimi yabancı ve köksüz hissettiğim bir anda, bu grubu kurduk. Müzik, aidiyet arayışımın ve kendimi yeniden keşfetme sürecimin en önemli parçası oldu. Grubun repertuarında Anadolu’dan Balkanlar’a uzanan halk şarkıları vardı; bu şarkıların ortak noktası içli, samimi ve doğrudan olmalarıydı. Müzik, geçmişe özlemle yanıp tutuşmanın ve yeni bir benlik inşa etmenin anahtarı gibiydi. Her ne kadar oradan uzaklaşsam da, bu toprakların şarkıları ve hikayeleriyle kurduğum bağ hiç kopmadı. Dinleyiciler, şarkıların dilini anlamaktan çok, bu duyguları ve paylaşılan anları hissetmeye geliyordu.
‘Geçen’, yaklaşık bir yıl süren, sakin ve özenli bir süreç sonunda ortaya çıkan bir projedir. Bu dört şarkılık EP, aslında uzun zamandır içimde taşıdığım ve sahnede seslendirdiğim parçaların kayda alınmasıyla oluştu. 100 yılı aşkın geçmişi olan bu eserlerin ortak özelliği, hissettirdikleri “yarım kalmışlık” duygusuydu. Bu projeye başlarken kendime şu soruyu sordum: “O dönemin yüksek ve ihtişamlı anlatımını, içe dönük, sade ve kırılgan bir dile dönüştürebilir miyim?” Her biri, zamanında teatral ve sahne performanslarına uygun olan bu parçalar, modern dinleyicinin evine ve kulaklarına ulaşmak istiyordu. Parçaların zaman içinde samimi ve içten duygularla yeniden keşfedilmesini amaçladım. Düzenlemeleri Ozan Demir üstlendi ve Toby Kuhn’un katkılarıyla ortaya modern ve gelenekselin iç içe geçtiği özgün bir müzik deneyimi çıktı. Yaylı tanbur, klasik kemençe ve cümbüş gibi geleneksel enstrümanlar ile modern armoniler ve indie-caz dokunuşlarının harmanlandığı bu EP’de, ‘Sen Nazlı Bir Çiçeksin’ ve ‘Sensiz Kaldığım Geceler’ gibi sevilen şarkılar yer aldı. Bu çalışmalar, geçmişin izlerini taşıyan ancak günümüzle bağ kurabilen bir anlatı haline geldi.

Sosyal medyada ve sahnelerde gösterdiğim canlı performanslar, bana tanınırlık kazandırdı. Güldaney’deki sahneler ve özellikle Dilek Türkan’ın konserinde söylediğim ‘Sarı Yapıncak’ şarkısı, kariyerimde önemli bir dönüm noktası oldu. Pandemi döneminde seyircisiz gerçekleştirilen o konserde, Necip Celal Andel’in ilk aşkına adadığı bu neşeli ve enerjik şarkı, beni müzik yolculuğumda farklı bir noktaya taşıdı. Ayrıca Ethno Catalonia’da Ozan’la birlikte hazırladığımız ‘Bulut Gelir’ kaydı ve Seyyah ile 2020’de kaydettiğimiz ‘Göç’ videosu, dinleyiciler tarafından ilgiyle karşılandı. Bu eserler, bana kendimi ve müziğimi yeniden keşfetme imkanı sundu.

Oyunculuk kariyerim çocuk yaşta başladı; 2004 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda çocuk oyuncu olarak sahne almaya başladım. Yıllar boyunca çeşitli tiyatro oyunlarında rol aldım. 2021 yılında Kadir Has Üniversitesi’nde Oyunculuk yüksek lisansını tamamladım ve Rekâ Kolektif isimli bağımsız tiyatro grubunu kurdum. Bu grupla birlikte ‘Aşalım Bunları’ adlı oyunu üç sezondur sahneye taşıyoruz ve yeni projeler üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca, geçtiğimiz yıl ilk kez kamera önüyle tanıştım; Ecre Begüm Bayrak’ın yönettiği ‘Kurtlar’ isimli kısa film ve pek çok festivalde gösterilen projelerle oyunculuğu farklı boyutlarda deneyimledim. ‘Kral Kaybederse’, benim ilk dizi deneyimim oldu ve Merve Dizdar gibi usta oyuncularla çalışma fırsatı yakaladım. Bu deneyim, oyunculuğa olan ilgimi ve tutkumun derinleşmesini sağladı.

Benim için en önemli şey, kendimi herhangi bir etikete bağlı kalmadan, içten ve dürüstçe üretmek. Hangi alanda olursa olsun, yaratımlarımda samimiyet ve açıklık esastır. Asıl hedefim, dinleyicilerle gerçek bir duygusal bağ kurabilmek ve onların kalplerine dokunabilmek. Müzik ve oyunculuk, benim çok yönlü sanat yolculuğumun iki temel ayağıdır; ikisini birden sürdürebilmek ve bu alanlarda kendimi geliştirmeye devam etmek istiyorum.
24 Temmuz’da Blind Istanbul’da gerçekleşecek olan konserimde sizleri de aramızda görmekten büyük mutluluk duyacağım. Bu özel günlerde ruhumuzu birlikte dinlendirecek, iç dünyamıza yolculuk yapacağımız anlar paylaşmak istiyorum. Tüm müzikseverleri ve hayranlarımı, bu benzersiz deneyimi kaçırmamaları için davet ediyorum. Sizi bekliyorum!
Prens George’un Geleceği ve Eğitim Planları
1
Sevcan Orhan Kıbrıs’ta Sahne Alırken Kalp Krizi Geçirdi
473 kez okundu
2
Eşref Rüya 19. Bölüm Full HD İzleme ve Yeni Bölüm Fragmanları
387 kez okundu
3
Sevgi Birsel Hayata Gözlerini Yumdu
326 kez okundu
4
Barış Arduç ve Gupse Özay’ın Evlilik ve Aşk Hikayesi
296 kez okundu
5
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek elektrik akımına kapıldı
282 kez okundu
Efkan Ala’dan İsrail’e Sert Uyarı: Uluslararası Sessizlik Felaket Getirir
Fenerbahçe Beko ile Valencia Basket EuroLeague Maçı Canlı Takip Edin
İsrail’in Gazze Harekatına Uluslararası Tepkiler ve Güncel Gelişmeler
29 Ekim Resmi Tatil Gününde Eczane Çalışma Durumu ve Nöbetçi Listeleri
EuroLeague Süper Maçı: Paris Basket ile Anadolu Efes Çarpışması
29 Ekim Hava Durumu ve Uyarılar – Güncel Tahminler ve Güvenlik Tavsiyeleri
Türkiye’den Sudan’daki Çatışmalara Sert Kınama ve Çağrı
Türkiye ve Kosova Kadın Futbol Takımları Maç Sonuçları ve Hakem Olayları
Süper Lig’e İlişkin VAR Kayıtları ve Tartışmalı Anlar Üzerine Detaylar
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’dan Deprem Artçılarına İlişkin Önemli Analizler