Muharrem Ayı ve Aşure Gününün Önemi ve Tarihleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Muharrem ayı ve Aşure günü ne zaman, sorusu 2025 Diyanet takvimiyle netlik kazandı. Bu ay ve günler, dini ve kültürel anlamda büyük öneme sahiptir. Paylaşmanın, dayanışmanın, birlik ve beraberliğin simgesi olan aşure dağıtımları, Muharrem ayının 10. günü olan Aşure Günü ile gerçekleştirilecek. Ayrıca, Hicri yılbaşı da Muharrem ayının ilk günü olarak kabul edilir.

Muharrem ayı, sadece bir ay olmanın ötesinde, Hz. Peygamber Efendimiz’in torunu Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin Kerbela’da şehit edilmesiyle anılır. Bu olay, İslam tarihi ve hafızasında büyük bir acı ve adalet mücadelesinin simgesi olarak yer alır. Bu nedenle, Muharrem ayı ve özellikle Aşure günü, derin bir anlam ve manevi değer taşımaktadır.

2025 Yılında Muharrem Ayı ve Hicri Yılbaşı Tarihleri

Muhtarrem ayı ne zaman başlıyor? 2025 yılında Muharrem ayı, 26 Haziran 2025 Perşembe günü başlayacaktır. Bu tarih, gözlemler ve dini takvimler doğrultusunda belirlenmiştir.

Hicri yılbaşı ne zaman? Muharrem ayının ilk günü, yani Hicri yılbaşı, 26 Haziran 2025 Perşembe gününe denk gelmektedir. Bu gün, yeni hicri yılın başlangıcıdır ve Müslümanlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanır.

Muharrem Ayında Oruç Tutmanın Önemi ve Tavsiyeleri

Diyanet İşleri Başkanlığı, Muharrem ayı ve Aşure günü oruç tutma konusunda çeşitli tavsiyelerde bulunmuştur. Peygamber Efendimiz, Muharrem ayının 9–10 veya 10–11. günlerinde oruç tutmayı teşvik etmiş ve özellikle 10. günü oruç tutmayı önemsemiştir. Ancak, sadece 10. günü oruç tutmak mekruh sayılmıştır.

Yalnızca Aşure günü oruç tutmak, Yahudilere benzerlik endişesiyle mekruh görülmüş, bu nedenle Muharrem ayının 9, 10 ve 11. günleriyle birlikte oruç tutmak sünnettir. Peygamberimiz (s.a.s.), Muharrem ayının sadece 10. günü değil, 9. ve 11. günleri de oruçlu geçirmeyi tavsiye etmiş ve bu uygulamayı teşvik etmiştir. Peygamberimizin bu konudaki temel sözü: “Muharremin 9. ve 10. günü oruç tutunuz. Yahudilere muhalefet ediniz.” şeklindedir.

Hz. Muhammed’in Muharrem Ayı ve Aşure Günüyle İlgili Tavsiyeleri

Hz. Muhammed (s.a.s.), Muharrem ayında tutulan orucun faziletini şöyle dile getirmiştir: “Ramazan’dan sonra en faziletli oruç, Allah’ın ayı olan Muharrem’de tutulan oruçtur.” (Müslim, Sıyâm, 202)

Aşure günü orucu, geçmişteki günahların keffareti olarak görülür ve bu orucun, Allah’tan büyük bir sevgi ve mahcubiyetle tutulması istenir. Hz. Aişe (r.ah), Peygamberimizin Mekke döneminde aşure gününde oruç tuttuğunu ve Medine’ye hicret ettikten sonra da bu uygulamayı sürdürdüğünü anlatır. O, bu günü oruçlu geçirerek Allah’a şükür ve minnettarlık gösterir.

Muharrem Ayının Fazileti ve Aşure Gününün Anlamı

“Muharrem” kelimesi, Arapça kökenli olup “hürmet edilen, saygı duyulan” anlamına gelir. Bu ay, Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından “Allah’ın ayı” olarak nitelendirilmiş ve ilahi bereketlerin bolca eriştiği ayların başında gelir.

Resûlullah (s.a.s.), bu ayda tutulan orucun büyük faziletine vurgu yapmış ve şöyle buyurmuştur: “Ramazan’dan sonra en faziletli oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur. En faziletli namaz ise gece namazıdır.” (Müslim, Sıyâm, 202)

10 Muharrem, yani Aşure Günü, özellikle büyük anlam taşır. Bu gün, İslam tarihinde önemli bir olayın yaşandığı ve Allah’ın mucizesinin tecelli ettiği gündür. Hz. Musa ve İsrailoğulları’nın Firavun’dan kurtulması ve denizde geçişleri bu gün anılmıştır. Peygamberimiz (s.a.s.), bu günü oruç tutarak anmayı ve Yahudilerin uygulamalarına muhalefet etmeyi tavsiye etmiştir.

Aşure Gününde Oruç Tutmanın Faydaları ve Tavsiyeleri

Hz. Peygamber, Aşure günü tutulan orucun, geçmişteki günahların affına vesile olacağına işaret ederek şöyle buyurmuştur: “Aşure günü orucu, bir önceki yılın günahlarına keffaret olur.” (Müslim, Sıyâm, 196-197)

Yahudilerin Aşure günü oruç tutmaları sebebiyle, Peygamberimiz (s.a.s.) ertesi yıl, Muharrem’in 9. günü de oruç tutacaktır. Bu, Muharrem ayının 9 ve 10. günleri veya 10 ve 11. günleri arasında oruç tutmanın daha uygun ve sünnete uygun olduğu anlamına gelir.

Ramazan orucunun farz kılınmasından sonra, Hz. Peygamber (s.a.s.) herkesin oruç tutup tutmama konusunda serbest olduğunu belirtmiş ve bu konuda esneklik tanımıştır. Bu nedenle, Muharrem ayı orucu, müminlerin tercihine bırakılmıştır ve tutmak isteyenler için büyük bir sevap kaynağıdır.