40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Filistin merkezli insan hakları kuruluşu Al-Haq, İngiltere merkezli Küresel Hukuki Eylem Ağı (GLAN), Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) ve İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) gibi önde gelen insan hakları organizasyonları, İngiltere Yüksek Mahkemesi’nin son kararını değerlendirmek üzere mahkeme binası önünde basına açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar, uluslararası hukuk ve adalet sistemlerinin Filistin halkının hakları üzerindeki etkisini vurguladı.
HRW İngiltere Direktörü Yasmine Ahmed, mahkemenin kararına ilişkin yaptığı açıklamada, “Bugün, adalet, hesap verebilirlik ve uluslararası hukuk açısından oldukça üzücü bir gün. Filistin halkı, vahşet ve soykırım suçlarıyla yüz yüze kalan mağdurlardan biri olarak, bu kararın ardından mücadelemize devam ediyoruz.” şeklinde sözlerini dile getirdi.
Yasmine Ahmed, hükümetin uluslararası hukuka uyma konusunda gösterdiği tutumu eleştirerek, “Hükümet, uluslararası hukuka uyduğunu iddia ediyor ancak sahadaki gerçekler farklı. Hükümet, soykırımı önleme yükümlülüğüne ve Silah Ticareti Anlaşması kapsamındaki sorumluluklarına rağmen bu yükümlülükleri yerine getirmiyor. Bu karar, Filistin halkının hakları için verdiğimiz mücadelenin sadece başlangıcıdır.” diyerek, mücadele azimlerini vurguladı.
Al-Haq hukuk araştırmacısı Doireann McCarthy, mahkemenin aldığı kararı şöyle değerlendirdi: “Bu karar, İngiltere’nin İsrail’in Gazze’deki soykırımında suç ortağı olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bu dava, adalet ve hesap verebilirlik yolunda atılmış önemli bir adım. Uluslararası toplum, İsrail’e karşı silah ambargosu uygulamalı, diplomatik ve ekonomik ilişkilerini kesmeli, BM Genel Kurulu’ndan İsrail’i çıkarmalı ve suçluların tutuklanıp yargılanmasını sağlamalıdır.”
Uluslararası Af Örgütü İngiltere Direktörü Sacha Deshmukh, mahkemenin kararından duyduğu hayal kırıklığını dile getirerek, “Mahkeme, İngiltere’nin F-35 savaş uçaklarının parçalarının ihracatıyla ilgili karar verme yetkisinin olmadığını belirtmiş olsa da, bu durum yürütme ve parlamento sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz yıl, Al-Haq ve GLAN, İngiltere’ye yönelik silah satışlarının durdurulması konusunda mahkemeye başvurdu. Başvuruda, İsrail’e satılan silahların, özellikle F-35 savaş uçaklarının parçaları dahil olmak üzere, askıya alınması talep edildi. Ayrıca, İsrail’in sivillere ve sivil altyapıya yönelik saldırılarının detayları da mahkemeye sunuldu. Bu saldırılar arasında hastane, okul, fırın, su kaynakları ve gıda depolarına yapılan saldırılar ile zorla yerinden edilme ve açlık tehdidi yer alıyordu.
Davanın duruşmaları 18 Kasım 2024 ve 13 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleştirildi. Oxfam, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü gibi sivil toplum kuruluşları, İngiltere’nin silah satışlarını sürdürerek uluslararası hukuku ihlal ettiğine dair kanıtları mahkemeye sundu. Mahkeme ise, İsrail’e silah satışı kararının “mahkemelerin konusu olmadığı” yönünde karar verdi ve bu konuda hükümetin sorumluluğunu reddetti.
İsrail’in Yapay Zeka ile Tahran’da Gerçeküstü Görüntüleri Paylaşımı ve İran’a Yönelik Son Gelişmeler