SGK’dan Usulsüz Maaş Alanlara Şok: Boşandığı Eşiyle Yaşayanların Aylıkları Kesilecek, Yasal İşlem Başlatılacak!

Son Dakika Haberleri – Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), sosyal güvenlik sistemini suiistimal ederek haksız yere aylık aldığı tespit edilen kişilere yönelik kapsamlı denetimler başlattığını ve usulsüzlük durumunda sert yaptırımlar uygulanacağını duyurdu. SGK'nın hedefinde özellikle, vefat eden sigortalı eşinden veya babasından/annesinden dul veya yetim aylığı alabilmek için resmi olarak boşanıp, eski eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam eden kişiler bulunuyor. Kurum, bu tür durumları "usulsüzlük" ve "muvazaalı (hileli) boşanma" olarak değerlendiriyor ve tespit edilen vakalarda bağlanan aylıkların kesileceğini, yapılan yersiz ödemelerin faiziyle geri alınacağını ve sorumlular hakkında yasal işlem başlatılacağını açıkladı.

Neden Bu Denetimler? Usulsüzlüğün Temeli "Muvazaalı Boşanma"

Sosyal güvenlik sistemi, sigortalıların vefatı durumunda geride kalan hak sahiplerine (eş, çocuk, anne-baba) belirli şartlar altında ölüm aylığı (dul veya yetim aylığı) bağlamaktadır. Ancak bu aylıkların bağlanması veya devam etmesi için bazı yasal koşulların sağlanması gerekir. Örneğin, dul eşin yeniden evlenmemesi veya yetim kız çocuğunun evli olmaması ya da sigortalı bir işte çalışmaması gibi.

DİKKAT!
⚠️ Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen kişilere bağlanan aylıklar, kurumumuz tarafından yapılan tespitler doğrultusunda kesilmektedir.

❌ Hak kaybı yaşamamak için yasalara uygun davranmayı UNUTMAYIN ❗ pic.twitter.com/SWPLko12gA

— SGK (@sgksosyalmedya) May 22, 2025

İşte bu noktada bazı kişiler, bu aylıkları haksız yere almaya devam edebilmek için "muvazaalı boşanma" yoluna başvurabiliyor. Yani, sırf SGK'dan aylık alabilmek veya mevcut aylıklarını kaybetmemek için kağıt üzerinde boşanıyorlar, ancak gerçekte evlilik birliğini fiilen sürdürmeye, aynı evde karı-koca gibi yaşamaya devam ediyorlar. Bu durum, sosyal güvenlik sistemine ek mali yük getirmenin yanı sıra, gerçekten ihtiyaç sahibi olan hak sahiplerine karşı da bir adaletsizlik oluşturmaktadır. SGK'nın başlattığı denetimler, bu tür suiistimallerin önüne geçmeyi amaçlıyor.

SGK'nın Açıklaması: Kesinti ve Yasal İşlem Uyarısı!

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yapılan son açıklamalarda, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen kişilere bağlanan aylıkların kesileceği ve usulsüzlük tespit edilmesi halinde yasal işlem başlatılacağı net bir şekilde ifade edildi.

Peki, SGK "fiilen birlikte yaşama" durumunu nasıl tespit ediyor? Kurumun bu konuda çeşitli denetim mekanizmaları bulunuyor:

• Vatandaş İhbarları: En yaygın yöntemlerden biri, duyarlı vatandaşların ALO 170 gibi hatlar üzerinden veya doğrudan SGK'ya dilekçe ile yaptığı ihbarlardır.
• Adres Kayıtları ve Resmi Belgeler: Nüfus müdürlüklerinden alınan kayıtlar, muhtarlık belgeleri, su, elektrik, doğalgaz gibi aboneliklerin kimin adına ve hangi adreste olduğu incelenir.
• Sosyal Çevre Araştırması: Komşu, akraba ve muhtar gibi kişilerin tanıklıklarına başvurulabilir.
• Banka Hareketleri ve Sosyal Medya İncelemeleri: Ortak banka hesapları, birlikte yapılan harcamalar veya sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar ve bilgiler de delil olarak değerlendirilebilir.
• SGK Denetmenleri ve Müfettişleri: İhbar veya şüphe üzerine görevlendirilen SGK denetmenleri ve müfettişleri, yerinde incelemeler ve sorgulamalar yaparak durumu tespit etmeye çalışır.

Yaptırımlar Neler Olacak? Sadece Maaş Kesintisiyle Kalmayacak!

SGK'nın tespitleri sonucunda, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı ve bu yolla haksız yere aylık aldığı belirlenen kişileri ciddi yaptırımlar bekliyor:

1. Aylıkların Kesilmesi: Usulsüzlük tespit edildiği andan itibaren bağlanan dul veya yetim aylığı derhal kesilir.
2. Yersiz Ödemelerin Geri Alınması: Bugüne kadar haksız yere alınan tüm aylıklar, yasal faiziyle birlikte kişiden geri talep edilir. Bu durum, yüklü bir borçla karşı karşıya kalmak anlamına gelebilir.
3. Yasal ve Cezai İşlemler: Durumun ciddiyetine ve kasıt unsuruna bağlı olarak, SGK tarafından ilgili kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulabilir. Bu, Türk Ceza Kanunu kapsamında "nitelikli dolandırıcılık" (kamu kurumunu aldatarak menfaat temin etme) veya "resmi belgede sahtecilik" gibi suçlardan dolayı ceza davası açılmasına ve hapis cezası dahil çeşitli yaptırımlarla karşılaşılmasına yol açabilir.

Vatandaşlar Nelere Dikkat Etmeli?

SGK'nın başlattığı bu sıkı denetimler karşısında vatandaşların dikkat etmesi gereken önemli hususlar bulunmaktadır:

• Kesinlikle muvazaalı veya hileli boşanma gibi yasa dışı yollara başvurulmamalıdır.
• Sosyal güvenlik hakları konusunda doğru ve güncel bilgiler edinilmeli, yasalara ve kurallara harfiyen uyulmalıdır.
• SGK'nın denetim mekanizmalarının giderek daha etkin hale geldiği ve usulsüzlüklerin er ya da geç tespit edileceği unutulmamalıdır.
• Çevrede bu tür usulsüzlüklere şahit olunması durumunda, vatandaşlık sorumluluğu gereği ilgili mercilere (ALO 170, SGK il/ilçe müdürlükleri) bildirimde bulunulabilir.

SGK'nın Amacı: Sistemi Korumak ve Sosyal Adaleti Sağlamak

Sosyal Güvenlik Kurumu'nun bu denetimlerdeki temel amacı, sosyal güvenlik sisteminin mali sürdürülebilirliğini korumak, kamu kaynaklarının doğru kullanılmasını sağlamak ve en önemlisi, gerçekten hak sahibi olan vatandaşların haklarını güvence altına alarak sosyal adaleti tesis etmektir. Haksız yere aylık alan kişiler, sistem üzerinde gereksiz bir yük oluşturarak, gerçekten bu yardımlara muhtaç olanların alacağı hizmetin kalitesini de olumsuz etkileyebilmektedir.

Son Olarak

SGK'nın boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayanlara yönelik başlattığı denetimler ve bu konudaki kararlı tutumu, usulsüzlüklere karşı taviz verilmeyeceğinin açık bir göstergesidir. Vatandaşların yasalara uyması, dürüst ve şeffaf olması, hem bireysel olarak mağduriyet yaşamamaları hem de sosyal güvenlik sisteminin sağlıklı işleyişine katkıda bulunmaları açısından büyük önem taşımaktadır. SGK, denetimlerin aralıksız süreceğini ve usulsüzlük tespit edilen her vakada gerekli yasal işlemlerin titizlikle uygulanacağını vurgulamaktadır.