Konya ve Çevresindeki Deprem Durumu ve Fay Hatları

Hürriyet’te yer alan habere göre, Konya ve çevresinde yaşanan depremler bölgenin sismik durumu ve fay hatlarını yeniden gündeme getirdi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) verilerine göre, Konya ve civarında birden fazla aktif fay hattı bulunuyor.

Bölgedeki Önemli Fay Hatları:

• Akşehir-Ilgın Fayı: Bölgedeki önemli aktif fay hatlarından biridir.
• Tuzgölü Fayı: Özellikle Ereğli civarında etkili olabilecek ve büyük deprem üretme potansiyeli taşıyan bir fay hattıdır.
• Ecemiş Fayı: Ereğli’ye yakın konumda bulunan ve önemli depremler üretebilecek potansiyele sahip bir faydır.
• Konya Fay Zonu: Konya il merkezinin batı kesiminden geçen ve potansiyel olarak deprem üretebilen bir fay zonudur.
• Divanlar ve Göçü Fayları: Konya’nın doğu sınırında yer almaktadır.
• Karaömerler Fayı: Konya havzasının kuzeyini sınırlayan faylardan biridir.

Uzmanlar, bu fay hatlarının farklı büyüklüklerde depremler üretebileceğini belirtmektedir. Özellikle Tuzgölü Fayı’nın 7 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip olduğu ifade edilmektedir.

Konya İçin Deprem Riski:

Genel olarak Konya, Türkiye’nin deprem risk haritasında daha az riskli bölgeler arasında yer alsa da, şehrin tamamı risksiz değildir. Habere göre, Konya’nın %16’sı çok tehlikeli, %17’si tehlikeli ve %67’si tehlikesiz deprem zonunda bulunmaktadır.

• Çok Tehlikeli Bölgeler: Akşehir, Doğanhisar, Ilgın, Tuzlukçu, Hüyük ve Yunak gibi ilçeler çok tehlikeli deprem bölgeleri arasında sayılmaktadır.
• Konya İl Merkezi: İl merkezi genel olarak tehlikesiz deprem bölgesinde yer alsa da, batı kesimi Konya Fay Zonu üzerinde bulunmaktadır.

Jeoloji Mühendisleri Odası’na göre, Konya Fay Zonu geniş aralıklarla 6.5 büyüklüğüne kadar deprem üretebilme potansiyeline sahiptir. Geçmişte Konya merkezde meydana gelen depremler de bu fay zonunun aktif olduğunu göstermiştir.

Uzmanlar, Konya’nın pek çok yerle kıyaslandığında deprem açısından daha güvenli olduğunu ancak bunun yıkıcı depremlerden etkilenilmeyeceği anlamına gelmediğini vurgulamaktadır. Türkiye’nin genel olarak deprem tehlikesi altında olduğu ve risksiz alanın bulunmadığı belirtilmektedir.